Kocaeli’de meşhur bir SEDAŞ var.
Bir de SEPAŞ var tabi…
SEPAŞ, fatura ve tahsilat işlerine bakıyor, SEDAŞ tamir bakım ve onarım işlerine…
Bu yazımda her ikisine de değineceğim…
İlk olarak SEPAŞ…
Yukarıda da ifade ettiğim gibi SEPAŞ elektrik fatura işlerine bakan bir şirket…
Hani o “yok bu bedel, yok şu bedel VS.VS.” gibi bence gereksiz şeylerden para alan diğer bir deyişle faturaları kabartan sistemin mimarı…
Bunlar hayli enteresan, her yıl insanların ceplerinden genel anlamda belkide milyarlarca para kasalarına giriyor.
SEPAŞ ya da SEDAŞ, önüne geçme becerisine sahip olmadığı kaçak elektrik kullananların, kullandıkları kaçak elektriklerin bedellerini dürüst insanların ceplerinden alma konusunda inanılmaz becerikli…
Aslında, misalen; 1 liralık elektrik kullanımını 3 lira paraya çıkartma konusunda inanılmaz becerikli ve başarılı…
Belki de dünya üzerinde ticaret yapan ama her şart altında kar eden bir şirket…
Ticaret nedir?
Halk dilinde bilinen adıyla; bazen kar edilen, bazen zarar edilen bir iştir…
Yani ticaretle uğraşan; bazen zarar, bazen kar eder ve ticaretine devam eder ya da etmez…
Ama SEPAŞ, asla zarar etmez…
Neden etmez?
Çünkü belkide dünyada ettiği zararın nedeyse tamamını abonelerine mal eden bir şirket olma özelliği, beceri ve kabiliyetine haiz SEPAŞ…
SEPAŞ, millet pandeminin yoğun olduğu, insanların para kazanamadığı hatta can derdinde olduğu bir dönemde dahi abonelerine SMS yoluyla faturalarını ödemeleri için resmen psikolojik baskı yapma becerisinde bir şirket…
Yani anlayacağınız, ticarette herkesin zarar ettiği dönemde dahi zarar etmediği kanaatinde olduğum bir şirket…
Gelelim diğer firmaya…
Bu firma ise vatandaşlara sürekli elektrik kesintileri yaşatan, 21. Yüzyılda olmamıza rağmen elektrik kesintilerinin önüne geçememiş ve fikrimce inanılmaz beceriksiz bir firma…
Dünya üzerinde ki gelişmiş ülkelerin neredeyse tamamında elektrik kesintisi yaşanmazken, Türkiye’de kendisine ait olan bölgede bulunan insanları sürekli mağdur eden, SEDAŞ…
SEDAŞ‘a ait olan bölgenin neredeyse tamamında özellikle yağmurlu zamanlarda sürekli elektrik kesintisi yaşanıyor…
SEDAŞ, engellemeyi beceremediği elektrik arızalarıyla meşhur…
İnsanlar artık sosyal medyada SEDAŞ ile resmen ve de alenen alay ediyor…
İnsanlar, 21. Yüzyıl Türkiyesi’nde, SEDAŞ ile dalga geçiyor ama SEDAŞ aynı tas aynı hamam deyiminde ki gibi asla değişmiyor.
Yağmur yağar saatlerce elektrik kesilir, kar yağar saatlerce elektrik kesilir, fırtına çıkar saatlerce elektrik kesilir, aşırı sıcak hava olur saatlerce elektrik kesilir…
Yani anlayacağınız her şart altında elektrikler kesiliyor…
Arkadaş; bana ne yağmurdan, kardan, borandan, fırtınadan, sıcak havadan…
Ben hizmet istiyorum hizmet…
Ödediğim elektrik faturalarının bedeli karşılığında hizmet istiyorum…
SEDAŞ‘ın bahaneleri beni ilgilendirmez ki…
Ben faturam geldiğinde ödeme yapıyor muyum? Evet yapıyorum… Faturamı ödüyorsam da en iyi hizmeti almak istiyorum… Bu istek benim en doğal hakkım…
Hem fatura ödüyorum hem de zırt-bırt en ufak sorunda saatlerce elektrik hizmeti alamıyorum…
Nerede ve hangi zamanda yaşıyoruz arkadaş?
Burası Türkiye, hem de 21. yüzyıl Türkiyesi…
Şimdi biz buradan ne yazsak, ne çizsek illa ki faydası olmayacak…
SEDAŞ‘ın arızaları nedeniyle elektriklerimiz sürekli olarak kesilmeye devam edecek…
Biz ise istesek de istemesek de her ay düzenli olarak elimize tutuşturulan elektrik faturalarını ödemek zorunda kalacağız, zira faturanı ödemezsen SEDAŞ ya da SEPAŞ hangisi ise gelip elektriğini kesecek…
Bu işler düzelecek mi?
Kocaman bir HAYIR…
Asla düzelmeyecek ve her hava muhalefetinde biz aboneler zarar görmeye devam edeceğiz…
Yani SEDAŞ‘ın beceriksizliğinin bedelini, SEPAŞ‘ın ise bize dayattığı ve içerisinde neden ödediğimi bir türlü anlayamadığım ve asla da anlayamayacağım kayıp-kaçak bedellerini içeren faturaların bedellerini kuzu-kuzu ödemeye devam edeceğiz…
KALIN SAĞLICAKLA…
