YAPTIKLARI İLE SÖYLEDİKLERİ BİRBİRİNİ TUTMUYOR
Onlarca yıllık birikimlerimizin nasıl heba edildiğini son 16 yılda acı bir şekilde izledik.
Bu milletin emeklerini, dişinden tırnağından arttırarak açtığı fabrikaları birer birer sattılar. Özelleştirme adı
altında müflis tüccar gibi mallar haraç mezat satılıyor. Şimdi sıra geldi, Sakarya Tank Palet Fabrikasına. İktidar
geçtiğimiz günlerde bu konuda akılları hayrete düşürecek, adeta kelimelerin dansı diyebileceğimiz bir açıklama yaptı
ve dedi ki: “Burada yapılan iş, özelleştirme değildir. Özelleştirme farklı bir şey. Buradaki olay, işletme hakkının belli
şartlar, belli süreler, belli kısıtlamalar dâhilinde BMC'ye devredilmesidir, olay budur.”
Peki, şimdi sormak istiyoruz; bu bir özelleştirme değilse, Resmi Gazete’de Tank Palet ile alakalı 481 sayılı
Sayın Cumhurbaşkanı’nın imzası ile yayımlanan kararda neden “Özelleştirme” ifadesi geçiyor?
Tank Palet Fabrikasının özelleştirildiğini ifade eden kararın altına imza atacaksınız, sonra da çıkıp ‘bu bir
özelleştirme’ değil diyeceksiniz. Yaptığınız ile söylediğiniz birbirini tutmayacak. Böyle bir şey düşünülebilir mi?
Siz kelimelerle oynasanız da bu bir özelleştirmedir. Bu özelleştirme usulü de en tehlikeli
özelleştirmelerdendir. Çünkü özel sektör bir müddet sonra devlete geri devredeceği bir işletmeye tam manası ile
yatırım yapmaz. Ülkenin en stratejik kurumlarını tehlikeye atmaktır. Burada şu soruları sormak mecburiyetindeyiz:
Tank Palet ihalesi yapıldı mı, şayet yapılmadıysa neden yapılmadı, Askeri Personelin akıbeti ne olacak, Teknoloji nasıl korunacak?
EKONOMİDE ÇALACAK ALARM KALMADI
İktidardaki arkadaşlarımız ne yazık ki ekonominin kötü gidişatına engel olamıyorlar. Çırpındıkça batıyorlar.
Elde avuçta hiçbir şey bırakmayan bir politika ile ülkeyi idare etmeye çalışıyorlar. Verilen istatistikler, açıklanan
rakamlar ekonomide yaşanan felaketi gözler önüne seriyor. Mızrak çuvala sığmıyor. Bakınız, Türkiye İstatistik Kurumu
Ekim 2018 işsizlik rakamlarını %11,6 olarak açıkladı. Yani 2017 Ekim’den bugüne 500 Bin yeni işsizin ortaya çıktığını
devletin istatistik kurumu söylüyor. İnsanlarımızda ciddi bir geçim sıkıntısı var. Kuru laf kalabalığından ziyade, kendi sıkıntılarına acil bir çözüm bekliyor.
BANA NE AMERİKADAN
Rahmetli Erbakan hoca “bana ne Amerika’dan” diye meclis kürsüsünden yiğitçe Allah’a güvenerek bağırırken
bugün “ekonomik yönden Türkiye’yi mahvederiz” diyen Amerikan başkanına tek ses çıkartamıyoruz. Neden biliyor
musunuz? 16 yıldır ekonomi onun gönderdiği ve organize ettiği parayla dönüyor da ondan. Üretim gücün olmadığı
için Türk Lirası güçlü değil Adam öksürse dolar fırlıyor. Piyasaya domino etkisi yapıyor malların fiyatı artıyor. Sonra da bütün millet sıkıntı çekiyoruz. Faize dayalı ekonomi modelin devam ettikçe de bereketsiz hayat süreceğimizi aklınızdan çıkarmayın.
BEKA DEĞİL KORKU VE BASKI SORUNU VAR
İktidar bugün beka sorunu diyerek korku ve baskı ortamı oluşturuyor. Madem beka sorunu var görevini yap.
Belediye seçimleri ile beka sorununun alakası bulunmamaktadır. Ekonomik kriz nedeniyle Anketlerde oyu düşük
çıkan iktidar, beka aldatmacası ve hain damgaları ile seçmeni kutuplaştırarak seçim kazanmaya çalışmaktadır.
Bunların yanında Kocaeli’nde aday belirleme çalışmalarımız devam etmektedir. 27 Ocak tarihine kadar tüm
adaylarımızı belirlemeye çalışacağız. Seçimler mutlaka Saadet Partisi Adayının da olduğu 2 veya 3 aday arasında
geçecektir. İşte bunlardan birisi de Dilovası başkan adayımız Sayın Ercan Dalkılıç olmuştur. Önümüzdeki günlerde
kendisini basınla buluşturacağımız bir toplantı gerçekleştirilecektir. Şimdiden hayırlı olmasını temenni ediyorum.