İzmit Belediye Başkanı Av. Fatma Kaplan Hürriyet tarafından kente kazandırılan, Atatürk’ün manevi kızı Sabiha Gökçen’in manevi oğlu tarihçi-yazar Eriş Ülger’in koleksiyonundan oluşan Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e ait eserlerin sergilendiği Atatürk Evi Müzesi, 10 Kasım öncesinde yoğun ilgi gösteren ziyaretçilerini tarihi yolculuğa ve kurtuluş savaşı yıllarına götürmeye devam ediyor. Ulu Önder’e ait nadide eserlerin, kişisel eşya ve fotoğrafların yer aldığı 400 parçalık dünyanın en zengin içerikli, Tarihi Kentler Birliği ödüllü Atatürk Evi Müzesi bu kez Kocaelispor’un efsane eski sporcusunu ve ailesini ağırladı.

‘İzmit Unutmaz’ etkinliği için İzmit’e gelen ve yolu İzmit’e düşen tüm konuklar gibi geleneği bozmayarak önce Hacı Hasan Mahallesi Sırrı Paşa Caddesi üzerindeki Atatürk Evi Müzesi’ni ziyaret eden Bulgar teknik adam, eski milli futbolcu Zdravko Lazarov ve eşi Nina Lazarov en iyi yıllarının İzmit’te geçtiğini belirtti ve Atatürk Evi’ne sahip olduğu için İzmitlilerin gururlanması gerektiğini söyledi. Müzeyi rehber eşliğinde gezen Lazarov ve eşi, cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk’ün aile eşyaları ve hikayelerini büyük ilgiyle dinledi ve tek tek inceledi. İzmit’e bu kadar değerli bir müze kazandırdığı için İzmit Belediye Başkanı Av. Fatma Kaplan Hürriyet’i tebrik eden Bulgar konuklar, müzeyi herkese tavsiye edeceklerini söyledi.

2000-2003 yılları arasında 92 maçta Kocaelispor forması giyerek 28 gole imza atan ve 2002’de Türkiye Kupası finalinde gol atarak Kocaelispor’un unutulmazları arasına giren Bulgar futbolcu Lazarov ve eşi, Atatürk Evi ziyaretinin ardından duygularını şu sözlerle paylaştı: “İzmit’in böyle bir esere sahip çıkması gurur verici. Böyle özel eserlere sahip olduğu için de İzmit halkı ve yöneticileri, büyük onur ve gurur duymalı. Çok büyük bir zenginlik. Atatürk ile ilgili çok şey biliyorduk. Ama bilmediğimiz daha birçok şey olduğunu burada gördük ve onları da öğrendik. Bizim için değişik bir atmosfer oldu. Atatürk’ün son kahvesinin fincanı ise hafızamda yer etti. Arkadaşlarımıza çocuklarıyla birlikte gelmelerini önereceğim. Biz kendimizi buraya çok yakın hissediyoruz. En iyi üç yılım İzmit’te geçti.”