Şişmanlık vücutta yağ dokusunun artarak birikmesidir. Bireyin kilo almasının en önemli nedeni aldığı enerjinin tükettiği enerjiden fazla olmasıdır. Fakat tek neden bireyin fazla enerji almasına bağlı değildir. Zayıflama sürecinde bireyin alması gereken enerjinin altında bir beslenme düzeni oluşturduğunda kilo kaybı gerçekleşmesi beklenirken bazı durumlarda bu şekilde olmadığı görülmektedir. Kilo vermek bir yapboz gibidir. Bir parçası unutulduğunda istenilen sonuç elde edilmesi mümkün olmamaktadır.
Kilo verme sürecini zorlaştıran nedenler arasında ;
– Su tüketimini azaltmak
– Besin öğelerini önemsiz görüp sadece kalori hesabı yapmak
– Hormon değerlerini kontrol ettirmemek
– Vitamin ve mineral değerlerini kontrol ettirmemek
– Egzersiz yapmamak
– Hekim tarafından reçete edilen diyabet ve tiroid ilaçlarını kullanmamak
– Depresyon
– Rutin öğün düzeninde uzun süre zayıflamak
Zayıflama süreçlerinde su tüketimi anlık metabolizma hızını %20-25 oranında arttırmaktadır. Su tüketimini azaltan bireylerin kabızlık, ciltte kuruluk, halsizlik ve kilo veriminde yavaşlamalar olduğu görülmektedir. Kalori hesabı yapan bireyler besinin sadece enerji değerine bakmaktadır. Fakat enerji değerinden daha önemli olan besinin içerdiği makro besin öğeleri olmaktadır. 100 kalori olan bir kolayla 100 kalori değerinde olan bir yumurtanın kan şekeri üzerine etkisi, metabolizma hızı üzerine etkisi ve açlık-tokluk hormonları üzerine etkisi aynı olmamaktadır. Birey kalori hesabı yapmasına rağmen İçerdiği yüksek şeker miktarı kilo verimini zorlaştırmaktadır.
Hormonlar hayatımızın her evresinde olduğu gibi kilo veriminde de karşımıza çıkmadır. Tiroid bezinin az çalışması sonucu metabolizma yavaşlamaktadır. Bu durum bireyde kilo artışına neden olabilmektedir. Guatrojenik besinlerin tüketiminin kısıtlanmasıyla ve ilaç tedavisiyle bu durumun önüne geçilmesi mümkündür. Bir diğer hormon pankreastan salgılanan insülin hormonu da kilo verme sürecinde baş rol oynamaktadır. İnsülin salgısının yetersiz olması veya hiç salgılanamaması sonucu diyabet rahatsızlığı ortaya çıkmaktadır. İnsülin yetersizliği sonucu kan şekerinde oluşan dalgalanmalar bireyin kilo verme sürecini zorlaştırmaktadır. Yeterli fiziksel aktivite ve kan şekeri değerlerine göre hazırlanmış beslenme programıyla bu engeli ortadan kaldırmak mümkün olmaktadır.
D vitamin düzeyi düşük olan erişkin bireylerde obezite daha sık ortaya çıkmaktadır. D vitamini eksikliğiyle birlikte adipozitede artış, dislipidemi ve insülin salınımında azalma görülmektedir. Bu durumlar obezitede D vitamini eksikliğinin yapbozun bir parçası olduğunu göstermektedir. D vitamini düzeyi düşük olan bireyler hekim kontrolünde besin takviyesini kullanarak kilo verimine yardımcı olabilmektedir.
