İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet, sosyal medya hesabından Sabri Yalım Parkı içerisindeki tarihi Tekel Duvarı’nın kalıntısının yıkılması ve Nikomedia Sanat Galerisi hakkında paylaşımda bulundu. Başkan Hürriyet yaptığı paylaşımında,” “Sabri Yalım Parkı içindeki tarihi Tekel duvarını güçlendirip dönüşümü ile birlikte yapmak istediğimiz sanat galerisinin nasıl değerli bir iş olacağı, sanırım “Nikomedia Sanat Galerimiz ” açıldıktan sonra daha iyi anlaşılmıştır. Nasıl mı?

Belediyemizin önündeki Sabri Yalım Parkı içerisinde tarihi bir tekel duvarımız vardı. İzmit’in sembol yapılarındandı. Tekel Binası’ndan geri kalan tek yapıydı. Bu kentin tarihiydi, hafızasıydı. Yakın tarihimiz açısından da oldukça sembolik olduğu kadar önemli bir yeri vardı o duvarın.

Biz de bu Tekel duvarını değerlendirelim istedik. İzmit’in en merkezi yerinde bir çekim noktası oluşturalım; kültür ve orayı sanata hizmet edecek özel bir değere ulaştıralım istedik. Kentimize şehrin tam göbeğinde, herkesi sanatla buluşturacağımız böyle muhteşem bir sanat galerisi kazandırabilirdik. Hem Cumhuriyet tarihinin izlerini taşıyan hem 3 bin yıllık Roma tarihinin izlerini taşıyan bu muhteşem zengin kente çok yakışacak bir galeri olacaktı. Kültür dönüşümüne, gelecek nesilleri sanatla buluşturmamıza ve sanatseverlere hizmet amacımıza muhteşem katkısı olacaktı.

Ama 18 yıldır depremler görmesine rağmen tek bir tuğlası bile yıkılmayan Tekel duvarını yıkmak için adeta bir seferberlik yarattılar. Biz bu projeyi sunduktan sonra birilerinin aklına yıkmak geldi. Biz diyoruz teknolojinin getirdiği imkanlarla bu duvarı koruyalım, destekleyelim ama yıkmayalım, yeni projelerle İzmit’e kazandıralım. Bunun için projelerimizi hazırladık, Kocaeli Büyükşehir Belediyesine sunduk. Ama ne yaptılar? Pandeminin sokağa çıkma yasaklarını da fırsat bilerek, kimseye haber vermeden sabahın köründe dozerlerle, greyderlerle canım duvarı yıktılar.

Orada sadece Tekel duvarını değil bir tarihi yıktılar aslında. Geçmişten günümüze kalan ve bizim de geleceğe sanatla aktarabileceğimiz bir yapıydı orası.  Ne bizi dinlediler, ne projelerimizi dikkate aldılar ne de İzmit’in yakın tarihine saygı duydular. Sadece yıktılar.

Sanat Galerisi için düşündüğümüz Tekel duvarını yıkınca biz de yeni yerler, yeni alternatifler aramaya başladık. Kentin göbeği ve insan sirkülasyonunun çok olduğu bir bölge olduğu için ikinci sanat galerimiz için Yunus Emre Kültür Merkezindeki atıl yeri seçtik. Burası açılınca herkes; “keşke Tekel Duvarını da dönüştürebilseydik” dedi. O duvarın ve tarihin önemi şimdi daha da iyi anlaşılır oldu. Ve yıkılmasına daha da üzüldü insanlar..

Keşke yıkmasalardı ve bu galeriyi de yapabilseydik. Şimdi sanatseverlere hizmet edecek 3 galerimiz olacaktı. Ve kente nitelikli, anlamlı, hafızası olan bir alan kazandırmış olacaktık. Her zaman böyle fırsatlar ele geçmez. Benim de içim bir kez daha cız etti. Çok yazık oldu.. !!!” ifadelerini kullandı.