Gazze’de yıkılan Iğdırlı Onbaşı Hasan Camii için söz verdi; Büyükakın: “O camiyi yapmak boynumuzun borcudur” « İzmit Pusula Gazetesi

1 Kasım 2024 - 20:29

Gazze’de yıkılan Iğdırlı Onbaşı Hasan Camii için söz verdi; Büyükakın: “O camiyi yapmak boynumuzun borcudur”

Başkan Büyükakın, Gazze’de İsrail’in bombardımanında yıkılan Iğdırlı Onbaşı Hasan Camiini yeniden yapmak için söz verdi, ‘’Bu davayı unutanın kanı kurusun” dedi

Gazze’de yıkılan Iğdırlı Onbaşı Hasan Camii için söz verdi; Büyükakın: “O camiyi yapmak boynumuzun borcudur”
Son Güncelleme :

04 Aralık 2023 - 20:21

Marmara Belediyeler Birliği ve Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, Marmara Iğdır Dernekler Federasyonu Kudüs Bekçisi Hasan Onbaşı Anma Ve Iğdırlılar Buluşmasına katıldı. AK Parti Kocaeli Milletvekilleri Veysal Tipioğlu ve Cemil Yaman’ın yanı sıra Çayırova Belediye Başkanı Bünyamin Çiftçi, Gebze Belediye Başkanı Zinnur Büyükgöz, Darıca Belediye Başkanı Muzaffer Bıyık ile çok sayıda Iğdırlının katıldığı programda bir konuşma gerçekleştiren Başkan Büyükakın, Marmara Iğdırlılar Dernekler Federasyonu Başkanı Nihat Yıldırım ve yönetimine özellikle teşekkür etti. Gazze’de bombalarla vurularak yıkılan Iğdırlı Hasan Onbaşı Camisi için konuşan Başkan Büyükakın, “2017 yılında Gazze’de İHH, Hasan Onbaşı adıyla bir cami yaptırmıştı. Şimdi buradan bir şeyi ifade etmek istiyorum, bu camiyi yapmak buradaki herkesin boynunun borcudur. Buradan söz veriyorum. Oralar toplandığında bu cami yapmayanın kanı kurusun. Bu davayı unutanın, o toprakları unutanın, rahatına düşenin kanı kurusun” ifadelerini sarf etti.

“BU DAVAYI UNUTANIN KANI KURUSUN”

Başkan Büyükakın buradaki konuşmada, “Filistin davası bizim varoluş davamızdır ve Filistin davasının yanında olmazsak aslında insanlığımızdan da oluruz. İşte bu varoluş sebebimizin en güzel örneği de Iğdırlı Hasan Onbaşıdır. İHH, 2017 yılında Gazze’de Hasan Onbaşı adıyla bir cami yaptırmıştı. İsrail’in Gazze’ye gerçekleştirdiği son saldırılarda bombalarla yıkıldı. Zaten ne kilise tanıyorlar, ne cami tanıyorlar, ne hastane tanıyorlar. İnsanlıktan da zerre kadar nasipleri yok. Şimdi buradan bir şeyi ifade etmek istiyorum; bu camiyi yapmak buradaki herkesin boynunun borcudur” ifadelerini sarf etti.

“VAKUR BİR ŞEKİLDE TÜM HEYBETİYLE AYAKTA”

“Iğdırlı Hasan Onbaşı aslında o dönemdeki birçok büyüğümüz gibi bambaşka bir bağla bağlıydı Kudüs’e” diyerek konuşmasını sürdüren Başkan Büyükakın, “Mondros Mütarekesinde Osmanlı ordusunun oradan çekilmesi kararı verildiğinde, Onbaşı Hasan’ın bağlı bulunduğu bölüğün komutanı Yüzbaşı Mustafa Bey, ‘Benim ayrılmam gerekiyor, geri gitmem gerekiyor’ diyerek askerlerine konuşur. ‘Siz de geri dönebilirsiniz. Ama bana sorarsanız burada kalsanız iyi edersiniz. Eğer ayrılırsanız herkesin morali daha da bozulur. Siz burada kalın evlatlarım’ dediğinde 53 asker orada hepsi kaldı. Ömrünün sonuna kadar orada nöbet tutmaya devam etti. İlhan Bardakçı bir heyetle orayı ziyarete gittiğinde Onbaşı Hasan dikkatini çeker. Üstündeki kendinden daha yaşlı duran yamalı elbiseleriyle ama bir o kadar da vakur bir şekilde ayakta tüm heybetiyle duruyordur. İki metreye yaklaşan boyuyla ciddi bir nöbet halinde orada bekliyordur. Her sabah namazında herkesten evvel oraya gider, yatsı namazında herkesten sonra orayı terk ederdi. Harem-i Şerifin girişinden Kubbet-üs Sahraya doğru giden merdivenlerin hemen orada sanki sürekli nöbetteymiş gibi tüm gün beklerdi. İlhan Bardakçı kendisine yaklaşıp sorunca kim olduğunu anlatır. Sanki yıllardır onu bekliyor gibi” diye konuştu.

“HASAN ONBAŞI RUHUYLA MESELEYE YAKLAŞMALIYIZ”

“Iğdırlı Hasan Onbaşı’nın İlhan Bardakçı’ya verilmesi gereken mesajı vardır” diyerek sözlerini sürdüren Başkan Büyükakın, “Kim olduğunu tanıttıktan sonra. Bizim komutanımız Tokatlı Mustafa Yüzbaşı var. Gidersen ona selam söyle. De ki; Iğdırlı Hasan nöbetinin başında. Bu nasıl bir şuur ki, 1918 oradan çekildiğimiz tarih. Aradan 55 sene geçmiş, orada nöbet tutmaya devam ediyor. Ardından bir on sene daha yaşıyor. 1982 yılında hakkın rahmetine kavuşuyor. Ama sırf o topraklar Peygamberimizin ilk kıblesi diye. Terk edilmemiş olsun diye, Osmanlı burayı terk etmedi desinler diye orada durmaya devam ediyor. Aslında hepimizin Iğdırlı Hasan Onbaşı ruhuyla oradaki meseleye yaklaşmamız gerekiyor. Maalesef bizim milletimize bu kültür kökleri unutturuldu, Bu tarih şuuru unutturuldu. Şimdi bile daha hala mesele tamamen İsrail’in baktığı yerden, onların gördüğü gözle, onların anlatmak istediği yaklaşım çerçevesinde anlaşılıyor maalesef” açıklamasını yaptı.

“FİLİSTİN DAVASI BİZİM VAROLUŞ DAVAMIZDIR”

Başkan Büyükakın, “Daha ilk günlerden itibaren efendim Hamas saldırdı, İsrail meşru müdafaa hakkını kullanıyor vesaire gibi tartışmalar konuşulmaya başlandı. Ama aslında ortada bir meşru müdafaa yoktu. İsrail ilk kurulduğu günden beri önce 1967’ye kadar büyük bir zulüm sergiledi. 1967’deki savaşta bir kez daha bu zulmü pekiştirdi. Haritalara bakarsanız, İsraillilerin nasıl orayı işgal ettiğini, Filistinlileri nasıl topraklarından çıkarttığını görürsünüz. Şimdi aynı zulme devam ediyorlar. Tek gayeleri var oradaki Filistinli kardeşlerimizi topraklarından etmek. Filistin davası bizim varoluş davamızdır. Biz Filistin davasının yanında olmazsak aslında insanlığımızdan da oluruz’’ dedi.

‘’ADINI KOCAELİ’DE YAŞATACAĞIZ’’

Bunun en güzel örneklerinden birinin Iğdırlı Hasan Onbaşı olduğunu vurgulayan Başkan Büyükakın, sözlerini şöyle tamamladı:, ‘!İşte o ismi kentimizde bir eserimize vererek yaşatacağız. Şehrimizde bir yerde Hasan Onbaşı’nın adını da yaşatmak bizim boynumuzun borcudur. Allah’ın izniyle onu da yapacağız, gerçekleştireceğiz” diyerek konuşmasını tamamladı.

YORUM YAP