Başkan Hürriyet, Cumhur İttifakı’nın süreci sabote eden çalışmalarını tek tek anlattı. 2 yıl önce zorla satın alınan araçların bile bugün kat kat değerli olduğuna dikkat çeken Hürriyet, “Bakın 2 yıl geçmesine rağmen değeri 3 katına çıktı. 55 milyonu konuştuk 2 yıl önce bugün 150 milyonları konuşuyoruz. O gün 55 milyona satın almak için yola çıktığımız araçların bugün artık 150-200 milyonları bulduğunu görüyoruz. O araçları alsaydık bugün bir o kadar mal varlığımız artmış olacaktır. Her geçen gün kamuya zarar, israf. Her geçen gün milletin parasını kiralamalarla çöpe atmaktan başka bir şey değil. Rakamlar ortada. Afaki konuşmuyoruz. Atıp tutmuyoruz. Rakam koyuyoruz önünüze. Bu kadar net rakamları milletimizin daha fazla görmesi için çırpınıyoruz, çabalıyoruz.
“KAÇ TANE FİLO KURULURDU”
71 aracın 3 yıllık giderleriyle birlikte, kredi faizi, bakım – onarım masrafı, trafik – sigorta ücretleri de dahil hesaplarını yaptık. Geçmiş dönemlerde kiralamalara harcanan paralarla kaç tane filo kurulurdu artık siz hesap edin. Eğer biz 71 aracı satın almayıp kiralama yapsaydık ve 2020 fiyatlarıyla 36 ay kiralamış olsaydık 90 milyon lirayı geçen bir tutar çıkıyor karşımıza. Bugünün fiyatlarıyla kiralama yapsaydık o kadar araç için aylık 5-6 milyon lira kiralama masrafı ödeyecektik.
“TASARRUF SAĞLAYACAĞIZ”
180 milyon liraları bulan sadece kiralamalar olacaktı. Bu araçlar ciddi yatırım gerektiren araçlar. Kiralandığı takdirde kamuya ciddi bir yük getiren araçlar. Ana para ve faize diğer giderlerle birlikte sadece 56 milyon lira ödeyerek, kiralama yapmayarak, öngördüğümüz kiralama maliyetinden 123 milyon lira civarında tasarruf yapmış oluyoruz.
“160 MİLYON LİRALIK AVANTAJ”
Sadece 71 araç üzerinden konuşuyoruz. 27 milyon liralık satın almayla, 100 milyon liranın üzerinde tasarruf yapmış oluyoruz. Bir de 2 yıl önce tüm engellere rağmen satın aldığımız 71 aracın bugün ki değeri var. Bu araçların bugün ki değeri en az 76 milyon lira. Amortismanları düştükten sonra bile 40 milyon liralık bir değer artışı var. 120 milyonun üzerine 40 milyonu da ekleyin en az 160 milyon liralık avantajdan bahsediyoruz.
“5-6 AY ÖNCESİNDEN ÇALIŞTIK”
2 yıl sonra geldiğimiz noktada belediyelerin çok çeşitli araç ihtiyacı var. Parça parça ihaleler yapılıyor. Bizde de parça parça yapılmış ihaleler var. Farklı farklı hizmet kalemlerimiz var. Biz dedik ki bunların hepsinin aynı anda biteceği ve hepsini birden ihaleye çıkacağımız bir zaman planı yapalım. 27 milyon liraya satın alamadığımız 71 araç dışında kalan ve kiralamak durumunda olduğumuz 200’e yakın aracımız var. Bu 200’e yakın aracımızın ihaleleri Eylül ayında doluyor. Eylül ayında yeniden kiralama ihalemiz var ama biz Eylül gelmeden 5-6 ay öncesinden çalışmaya başladık.
“DMO’DAN SATIN ALMAK İSTİYORUZ”
Biz 71 aracın kredisini ödüyoruz, diğer kiraladığımız araçların kira maliyetini ödüyoruz. Bir de üstüne yeni bir kredinin maliyetinin aynı anda karşılayamayacağımız için kiralama ihalelerin bitiş süresinden 5 ay öncesinden çalışmaya başladık. Biz bu 200 aracı Devlet Malzeme Ofisi’nden (DMO) satın almak istiyoruz. DMO’da olmayan araçlar için de bayii fiyatları üzerinden bir araştırma yaptık. Nisan ayı itibariyle biz bunları satın alsaydık çıkan rakam 112 milyon liraydı. Haziran ayında fiyat 120 milyon liraya çıktı. Bizde meclis sunalım ve konuyu tartışalım dedik.
“SATIN ALMAK ÜZERE YOLA ÇIKTIK”
Daha önce yaptığımız tasarruf oranlarımız ve doğru karar verdiğimiz de ortada. Meclise 125 milyon liralık kredi alalım talebinde bulunduk. Gruplara bildirdik. Bu iş daha önce tartışılmıştı, bu işin ne kadar ekonomik olduğunu hepimiz biliyoruz. Her zaman satın alma daha avantajlıdır. Çünkü kamu ve belediyeler hizmette devamlılığın esas olduğu kurumlardır. Bir aracı satın aldığınızda en az 10 yıl, 15 yıl kullanırsınız. Bizim hala kullandığımız 20-25 yıllık araçlarımız var. Büyük tonajlı araçlardan bahsediyoruz. Bunlar yıllarca kullanılıyor. Satın alma kamu için doğru karardır, avantajlıdır, doğrudur. Biz bunu düşünerek bu 200 aracı satın almak üzere yola çıktık.
İYİ BİLE YAPTIK
125 milyon kredi yetkisi istedik. Onlara ilişkin hesapları dökümleri olası öngörüleri algı yaratmak üzerine sürekli rakamlarla oynuyorlar. İddialarda bulunuyorlar, karalama kampanyalarıyla aslında öz amacımıza perdelemeye çalışıyorlar. Ama bizim yaptığımız hesaplar öngörülemeyen ortamda, öngörülemeyen enflasyonda, öngörülemeyen ekonomik koşullarda akşamdan sabaha doların fırladığı mazotun, benzinin 7 liradan şu anda 20 küsur liraları 30 liraları konuştuğu ortamda iyi bile yaptığımızı düşünüyorum.
MALİYETLER DEĞİŞİYOR
Tahmini rakamlar olasılıklı rakamlar hatta birden fazla olasılık çalıştık. 2 yıl öncede aynı kararlılıkla yürüdük şimdide aynı şeyi söylüyoruz. Tam tersini savunuyor olsak biz kiralama onlar satın alma demiş olsa bu karşılaştırmayı yapsınlar. 2 yıllık krediyle kiralama tutarını karşılaştırıyorlar. Biz nisanda DMO’dan fiyatlar aldık 112-115 milyon civarıydı, haziranda tekrar fiyatlar aldık 120 milyona çıktı satın alma maliyetlerind2 bir ayda değişen rakamlar bunlar.
AKP’Lİ BELEDİYELER
2 veya 3 ay sonra bu rakamlar nerelere gelecek bilmiyoruz tabi ki. Ona rağmen biz de ne olur ne olmaz 125 milyonluk kredimizi talep ettik. 2 yıl önce hepsini satın aldırsaydınız, 55 milyonu verseydiniz şu anda kiralama konuşmuyorduk. 2 yıl önce biz bu araçların hepsini almak istediğimizde bizi engellemeseydiniz tartışmıyor olacaktık. Biz buraya göreve geldiğimizde fotokopi makinaları kiralıktı, halen daha AKP’li belediyelerde kiralık gidip bakabilirsiniz. Biz hepsini DMO dan satın alarak kiralamayı bitirdik.
“BİRKAÇ AMAÇLARI VAR”
Biz insanların aklı bulanmadan, gerçekten doğru iş yapmaya çalışıyoruz. Bu doğru işi engellemeye çalışan bir muhalefetle karşı karşıyayız. Amacı anlıyoruz. Birkaç amaçları var. Bizi aynı 2 yıl önce olduğu gibi kiralamaya mahkum ederek bu artan fiyatlar altında belediyemizin ekonomik koşullarını zora sokmak istiyorlar. Yarın nasıl bir ekonomiye uyanacağımızı bilmiyoruz. Işıltılı mı uyanacağız, karanlık mı bilemiyoruz.” dedi.