Kahramanmaraş merkezli 10 ilimizde meydana gelen deprem sonrası ne kadar üzülsek o kadar az…
17 Ağustos 1999 depremini bizzat yaşamış bir insan olarak, şimdilerde deprem bölgelerinde yaşamak için mücadele veren insanları en iyi anlayan insanlardan birisiyim.
Konu ile ilgili ne yazsak, ne söylesek ya da ne yapsak orada ki insanların yaşadığı acıları dindirmenin imkansız olduğunu gayet iyi biliyorum.
1999 yılında yaşadığımız depremde sosyal paylaşım hesapları yoktu.
Dolayısıyla depremi kendisine fırsat bilip devleti karalamak isteyen kişilerde yoktu.
Bir çoğu “trol” olarak adlandırılan sosyal paylaşım hesaplarından yayınlanan paylaşımları ve videoları herkes gibi bende takip ediyor ve bu nedenle de yaşamakta olduğum tarifsiz acı katlanarak büyüyor.
Bu sosyal paylaşım hesaplarında muhalefet partilerinin liderlerinin de acımasızca paylaştığı video ve diğer paylaşımlara da maalesef şahit oluyoruz.
Depremin yaşandığı ilk günden bu yana muhalefet partisi liderlerinin paylaşımlarını izlemekten inanın mideme ağrılar girdi.
Bu nasıl iştir bilemedim.
Birlik ve beraberliğe en fazla ihtiyacımız olan günlerde kendilerine ait olan sosyal paylaşım hesaplarında muhalefet partisi liderlerinin yaptığı saldırgan ve agresif olarak değerlendirdiğim paylaşımlarını okurken ya da o videoları izlerken ben kendi payıma insanlığımdan utandım, midem bulandı.
Depremden etkilenen vatandaşlarımızın imdat ve yardım çığlıklarının içerisinde, bu yardım ve imdat çığlıklarına kulaklarını tıkayarak bana göre hunharca hükümete ve devlete saldırdıkları kanaatinde olduğum muhalefet partisi liderlerinin yarın seçim günü geldiğinde bu milletin karşısına nasıl çıkacakları hakkında en ufak bir fikrim yok.
Her şeyin bir zamanı var…
Muhalefet etmenin zamanı var.
Eleştirmenin zamanı var.
İnanın o zaman bu zaman değil…
Şimdi bu yazıda o kadar çok şey yazmak istiyorum bilseniz ya da yazmak istediklerimi yazsam aklınız şaşar…
Ama yazmayacağım…
En azından bugün bu yazmak istediklerimi, içimde ki tarifsiz kızgınlığımı içime atacağım…
Muhalefet partilerini kendi payıma yaşamakta olduğumuz bu kötü günlerde sosyal paylaşım hesaplarından yaptıkları acımazsızca eleştiri ve paylaşımlar ile ilgili olarak şimdilik kendi payıma esefle kınamaktan daha ileriye gitmeyeceğim.
Muhalefet elbette bir ülkede olmalı…
Demokrasinin olmazsa olmazı muhalefet…
AMA…
En azından bu günlerde daha ileriye gitmeyeceğim…
Sadece ve sadece “YAZIKLAR OLSUN SİZİN MUHALEFETİNİZE”
KALIN SAĞLICAKLA…
