İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet Fox TV’de yayınlanan Çalar Saat programında sunucu Ezgi Gözeger’in konuğu oldu.  Başkan Hürriyet programda İzmit’te kadınlara, çocuklara ve dezavantajlı gruplara yönelik faaliyete geçirilen sosyal projeleri anlattı. Hürriyet Türkiye gibi umutlu olduklarını söylediği konuşmasının devamında şu ifadeleri kullandı: Mücadeleyi bırakmıyor, elimizden geldiği kadar her soruna el atmaya, çözüm üretmeye devam ediyoruz.

Zor bir dönemde göreve geldik. Kadın olarak da yönetici olarak da kutuplaşmalar nedeniyle de yaşadığımız zorluklar var. Biz bu zorlukları aşarak, yılmadan sorunlara çözüm üretmeye, daha güzel bir İzmit için çalışmaya devam ediyoruz. Milletvekilliği döneminde olduğu gibi belediye başkanlığı görevinde de omuzlarımızdaki sorumluluğun ağır olduğunu biliyoruz. Çünkü İzmitliler uzun yıllar sonra bir kadına “Bu şehri sen yönet” dedi. Bu çok onur verici bir görev.

50 yıl önce Türkiye’de doğrudan halkın oylarıyla seçilen ilk kadın belediye başkanı Leyla Atakan da İzmit’te başkanlık yaptı. Kocaeli Fuarı onun eseridir. Kadınlara dair çok güzel çalışmalara imza atmıştır ve kadınların idolüdür. Ne yazık ki bir denetimden dönerken mesai arkadaşlarıyla birlikte elim bir trafik kazasında hayatını kaybetti. Biz de Leyla Atakan’ın hayatını belgesel film çektik. Leyla Hanım filmiyle ulusal ve uluslararası festivallerden ödüllerle dönüyoruz.

Leyla Atakan’dan sonra yeniden seçilen kadın lider olarak bizim sorumluluğumuz arttı. Elimizden geldiğince yaptığımız çalışmalarla kaç kişiye dokunabiliyoruz, neleri değiştirebiliyoruz, neleri kolaylaştırabiliyoruz diye düşünüyoruz. Bir kadın belediye başkanı olarak kadınların sorunlarını, hassasiyetleri görebiliyorum. Bir otopark tasarımı yaparken mesela erkekler oranın kapasitesini düşünürken biz kör noktaları da hesaba katarak kadının güvenliğini ön planda tutuyoruz. Bu, kaldırım ya da asfalt yaparken de böyle.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ve Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü’nün katılımıyla İzmit Kadın Girişimciler Merkezi’ni açtık.  Bu merkez bir binadan ibaret değil. Kadınlara hem sosyalleşebilecekleri hem de ev ekonomilerine katkıda bulunabilecekleri bir merkez. Kadınların istihdam alanında olmaları gerekiyor. Kadınlar üretiyor ama ekonomik değere dönüştüremiyor. Biz de kadınlara dedik ki: Siz yeter ki üretin.

Ham madde, kira, su, elektrik dertleri olmadan onları İZGİM’de bir araya getirdik. Ayrıca onlara e – ticaret desteği de veriyoruz. Merkezimiz o kadar büyüdü ki artık Amerika’ya, Kanada’ya ürün gönderiyoruz. Merkezde üreten kadın sayısı her geçen gün artıyor. Kadınların bahanesi olmasın, yeter ki üretsinler diye merkezimize çocuklarını emanet edebilecekleri çocuk oyun alanı, çok kütüphanesi ve etüt merkezi de yaptık. Başlarına alanında uzman eğitmenler koyduk. Ayrıca kadınlar için her biri ücretsiz olan spor salonu, diyetisyen ve psikolog hizmeti de sunuyoruz.

Kreşler yapıyoruz, bu sene iki kreşimizin daha temelini atacağız. Ücretsiz veya uygun ücretli kreş hizmetiyle geleceğimiz olan çocuklarımıza dokunuyoruz. Yaşama Destek Evi, Alzheimer Yaşam Evi gibi merkezlerimizle hem özel bireylere hem de büyüklerimize dokunurken hem de evde sorumluluğu olan kadınlara alan yaratmış oluyoruz. Çünkü kadınların evde sorumlulukları çok fazla ve biz onlara bir nefes alanı da açmış oluyoruz. Çınar Kadın Kooperatifimiz için kurduğumuz Dikimevi ile kadınlara evlerde de iş imkanı sunuyoruz. 2 bin kadın para kazanır hale geldi. İZGİM ve kooperatifimiz markalaşıyor. Kadınlar bir sanat icra ediyor ve üretimlerinde geri dönüşümü önemsiyorlar.

Anne Taksi uygulamamızı hayata geçirerek yeni doğum yapmış annelerin hastane ile evleri arasındaki yolculuğu daha güvenli ve konforlu hale getiriyoruz. Küçük dokunuşlarla kadınların hayatını kolaylaştırmak istiyoruz. Gülümse Bebek uygulamamızla yeni doğan bebeğin ihtiyacı olan malzemelerden olan paketimizi annelere ulaştırıyoruz. Nikâh salonlarımızda temsili olarak 1 TL ücret alıyoruz ve ihtiyacı olan çiftlere Kardeş Eller projemizle gelinlik ve damatlık veriyoruz.

Atıl arazilerimizi üretime açtık. Çiftçimize destek olmaya, öncü olmaya ve onlara alternatif gelir kaynağı oluşturmaya çalışıyoruz. Örneğin 2 yıl önce süper meyve olarak adlandırılan aronya üretimine başladık. Günümüzde devlet tarafından teşvik verilen değerli bir meyve. Kadınlara iş imkanı sunmak ve üretimi arttırmak adına İzmit’e ipekböcekçiliğini yeniden getirdik ve ilk hasadımızı aldık. Küçük bir üretimdi ama 5 kadın ciddi gelir elde etti. Üretime ve üreticiye elimizden geldiğince destek olmaya devam ediyoruz.

Doğa Eğitim Kampüsü ve Orman Okulu projesini hayata geçirdik. Çocuklar doğayı hissederek, dokunarak ve kirlenerek öğreniyor. Hem çocuklar hem de aileler bu projeden çok memnun. Ayrıca İZGİM’i de okullarımız ziyaret ediyor. Ziyarete gelen çocuklara da çevre ve doğa temalı eğitimler veriyoruz.

Hediyelik eşyalarımız da yine İZGİM’de kadınlar tarafından üretiliyor. Dışarıdan almak yerine kentimizin kadınları üretiyor, onlar kazanıyor. Çınar Kadın Kooperatifimizdeki kadınlar ünlü modacılara kreasyon çıkarır hale geldiler. Desteklendikleri takdirde çok yetenekli kadınlar var. Bu kadınların ürettiği ürünler ciddi ekonomik değere sahip olabilir. Biz yerel yönetimler kadınların istihdam alanında daha fazla olabilmesi ve desteklenmesi adına bir araya gelebildiğimizde çok fazla şey başarabiliriz.

Bizim kadın konusunda farkındalık yaratmamız gerekiyor. Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu ile birlikte Aile İçi Şiddet Acil Yardım Hattı İmza Protokolü gerçekleştirdik. Bu vesileyle de birçok güzel çalışmaya imza attık. Genel politikalarda kadınların ayrımcılığa uğradığı bir anlayış var. Örneğin tek imzayla, kadınların iradesine bakılmadan İstanbul Sözleşmesi’nden çıkıldı. Biz de yerel yönetimler olarak tabandan başlamak istiyoruz. Protokolün ardından 40 belediyeden temsilcilerin katılımıyla Aile İçi Şiddeti Önleme Çalıştayı düzenledik.

Ardından çalıştayın sonuç bildirgesi kitap haline getirildi. Kitap lansmanını geçtiğimiz günlerde İstanbul Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde yaptık. Konuşmakla kalmayıp somuta dökmek, sürdürülebilir olmak istedik. Bu çözümün adı mor çatı, kadın girişimciler merkezi, kadına karşı şiddeti önleme merkezi olabilir. Her mahallede kadınların yaşadığı zorluklar değişiyor. Yerel yönetimler olarak birbirimizden örnek almak, destek vermek çok kıymetli. Genelde yapılmayanı yerelden yapmak için çabalıyoruz. Kadınlara bazen tek tek ulaşmak gerekiyor. Yerel yönetimler bu konuda daha şanslı, daha hızlı ulaşabiliyoruz. Bir kadın belediye başkanı olmanın da bu konuda avantajları var. Kadınlar kapımızı rahatça çalabiliyor.”

Başkan Hürriyet ile yayın yapmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren sunucu Ezgi Gözeger ise, “Fatma Hanım bulunduğu alanı dolduran bir kadın olarak karşımıza çıkıyor. Cam tavanı kırmış olmanın verdiği cesaretle kadınlar için ciddi çalışmalar yapıyorsunuz. Ezbere yapanları da biliyoruz. Siz sadece kadınlara değil, kadınlar vesilesiyle ailelere de dokunuyorsunuz. Daha güçlü kadın, nefes alan kadın aileye de nefes aldırıyor. Tümüyle bir dokunuş gerçekleşiyor. ‘Kadınsın, duygusalsını’ fırsata çeviren, kör noktaları görmek için çalışan bir kadın başkan. Ekran başındaki kız çocuklarının, genç kızların örnek alması gerektiğine inanıyorum” ifadelerini kullandı.