En son yaşadığımız İzmir depremi ve daha öncesinde 1999 yılında yaşadığımız Marmara depremlerinin üzerinden hayli zaman geçmiş olmasına rağmen olması muhtemel olan depremlere ne kadar hazırlıklıyız? Sorusunu bir deprem kuşağı ülkesinde yaşayanlar olarak kendimize kaç defa sorduk? Ben şahsım adıma ifade ediyorum ki; belki senede bir defa yada bir yerde deprem olduğunda sadece kısa bir süre için Marmara depremlerinin üzerinden hayli zaman geçmiş olmasına rağmen olması muhtemel olan depremlere ne kadar hazırlıklıyız? sorusunu kendime sormuşumdur. Oysa ki deprem şakaya gelir ya da önemsenmeyecek kadar basit bir durum değil… Bakınız, 22-10-2019 tarihinde, JMO Balıkesir İl Temsilci Yardımcısı Aysun Aykan tarafından deprem ile ilgili çok ama çok dikkate alınması gereken açıklamalar yapılmış. Bu açıklamaları gördüğümde yalansız azım kocaman açık kaldı. Bir deprem ülkesinde yaşadığımı bu açıklamaları okuduğumda bir defa daha hatırladım ve Jeoloji Mühendisi Aysun Aykan’ın 22.10.2019 tarihli açıklamasını sizlerle paylaşmaya karar verdim. Jeoloji Mühendisi Aysun Aykan’ın 22.10.2019 tarihinde deprem hakkında ki açıklamalarını sıkılmadan sonuna kadar okumanızı tavsiye ederim.
İşte Jeoloji Mühendisi Aysun Aykan’ın nefes kesen açıklamasının tamamı:
22-10-2019 TARİHLİ AÇIKLAMA: Jeoloji Mühendisi Aysun Aykan, “Marmara Denizi`nde en son Silivri açıklarında meydana gelen 5.8 büyüklüğündeki deprem Kuzey Anadolu Fayı`nın, Marmara Denizi içerisine giren Marmara Fayı üzerinde olmuştur. Bu deprem beklediğimiz Marmara Depreminin; yani Marmara Denizi`nde 7 ve üzeri bir deprem bekliyoruz. Bu beklediğimiz Marmara Depreminin habercisi değil, fakat bir uyarıcısı olarak algılamamız gerekiyor. 5.8 büyüklüğündeki bu deprem orta büyüklükteki bir depremdir aslında. Çünkü biz depremleri büyüklüklerine göre 5 ile 7 arasında orta büyüklük, 7 ve 8 arasındakilere büyük depremler, 8`den daha üzerindeki depremleri çok büyük depremler olarak sınıflandırıyoruz. 5.8 orta büyüklüğündeki depremde bile burada bir minare kısmen yıkıldı, 60-70 okul devre dışı kaldı, 77`si ağır olmak üzere binalarda hasaralar meydana geldi. Bununla birlikte çok büyük bir korku yaşandı. Özellikle deprem dalgalarını büyüten bölgeler bu depremi çok fazla hissetti. İstanbul, Bursa, Balıkesir il ve ilçelerinde bu depreme hissedildi tüm Marmara genelinde. Son yaşanan depremlerde ülke olarak depreme ne kadar hazırlıksız olduğumuzu bir kez daha görmüş olduk. Bu deprem zararlarının büyük bir göstergesi olan sağlıksız yapılaşma olsun, bilimsel çalışmalara bağlı kalmaksızın yapılmış olan yer seçimi kararları ve denetimsizlik beklediğimiz Marmara Denizi içerisindeki 7`den büyük bir depremin daha ne kadar vahim sonuçlara yol açabileceğinin de bir göstergesi olmuştur” diye konuştu.
“Bin yılda bir kırılması gereken fay 2 bin yıldır kırılmıyor”
MTA`nın 2012 yılında yayınladığı deprem haritasında da yer alan Balıkesir-Gökçeyazı fay hattına dikkat çeken Jeoloi Mühendisi Aysun Aykan, “2012 yılında MTA`nın yayınladığı diri fay haritası var. Bu haritada devletimizin de kabul ettiği diri fay hatları var Balıkesir ve çevresindeki. Özellikle Kuzey Anadolu Fayının güney kolu üzerinde Balıkesir ve ilçeleri konumlanmış bulunuyor. Burada Edremit Fay zonu var. Balya-Balıkesir Fayı, Havran-Balıkesir Fayı haritada görülüyor. Edremit Fay zonu toplam 90 kilometre uzunluğundadır. Bu birçok ölçekte değişik fay parçalarından oluşmaktadır. İlk önce Altınoluk ve Zeytinli segmentine ayrılmıştır. 1944 tarihinde bu fay zonunda 6.8 büyüklüğünde bir deprem meydana gelmiş 5 bin 500`den fazla bina hasar görmüş, can ve mal kayıplarının yaşandığı bir depremdir. Havran-Balıkesir Fayı iki kola ayrılıyor. Havran-Balya Fayı ve Balıkesir Fayı olmak üzere ilk etapta iki kola ayrılıyor. Havran-Balya Fayı yine kendi arasında 4 tane segmentten oluşuyor. Balıkesir Fayı; Gökçeyazı ve Kepsut segmenti olarak iki tane fay segmentine ayrılıyor. Balıkesir Fayı 65 kilometre uzunluğundadır. Burada tarihsel dönemlerde Balıkesir Fayında 3 tane önemli depremi il merkezinde ve ilçelerinde zarar verdiğini görüyoruz. Bunlar 1577, 1897 ve 1898`deki depremlerde il ve ilçelerde gerçekten can ve mal kayıpları yaşanmıştır. Bizim özellikle bu bölgede Balıkesir-Gökçeyazı Fayının tehlikesine dikkat çekmemiz gerekiyor. Çünkü bu fay 2 bin yıldır kırılmamış, 1000 yılda 1 kırılması gereken bir fay. Bu fayın üzerinde 6.5`den daha fazla hatta 7.2 büyüklüğe çıkabilecek bir deprem üretme potansiyeline sahip bir fay. Bununla ilgili olarak da bu fay her an kırılabilir. Çünkü kırılma zamanını çoktan geçmiş. 1000 yılda 1 kırılması gerekiyordu, 2 bin yıldır kırılmadığına göre bunu yapılan çalışmalara dayanarak söyleyebiliyoruz. 1000 yılda 1 kırılması gerekirken 2 bin yıldır kırılmayan bu fay tehlikeli bir fay. Bu fay dikkat edilmesi gereken bir fay. Bu fayın özelikle olduğu yerlerde tampon bölgeler oluşturulması, Balıkesir il ve ilçelerindeki fayların imar planlarına işlenmesi çok önemlidir. Beklenen Marmara Depremi, Marmara Denizi`ne kıyısı olan tüm şehirleri etkileyecek. Özellikle bu deprem Kuzey Anadolu Fayının kuzey kolu üzerindeki bu deprem tarihsel dönemlerde 1776 yılında Marmara Denizi içerisinde deprem oldu ve tüm Marmara Bölgesini tahrip etti, can ve mal kayıplarına yol açtı. Bu deprem İtalya`dan, Avusturya`dan, Avrupa`dan hissedildi. Burada olacak bir deprem Balıkesir il ve ilçelerine ne kadar zarar vereceğini tahmin ediyorsunuzdur. Marmara Denizi`nde beklediğimiz deprem Kuzey Anadolu Fayının kuzey kolu üzerindeki Balıkesir il ve ilçeleri Kuzey Anadolu Fayının güney kolu üzerindeki fay segmentleri üzerinde bulunmaktadır”
KAYNAK: https://www.jmo.org.tr/genel/bizden_detay.php?kod=12648&tipi=2&sube=12&subesi=