Başbakan Binali Yıldırım, Beştepe Millet Kültür ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen “101 Yerleşim Yerine Doğalgaz Hizmeti Alım Töreni”ne katıldı.
Buradaki konuşmasına vefat eden eski bakan Hasan Celal Güzel’e Allah’tan rahmet dileyerek başlayan Yıldırım, “Güzel bir insandı, adı gibi bir insandı. Kendisi Türk siyasetinin ilkeli ve temiz yüzü olarak bu aziz milletin hafızasında daima yaşayacaktır.” diye konuştu.
Yıldırım, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi’nin 103. yıl dönümü dolayısıyla vatan için canını seve seve veren şehitlere Allah’tan rahmet diledi.
Afrin’de kahramanlık destanı yazan Türk Silahlı Kuvvetleri ile Özgür Suriye Ordusu’nu tebrik eden Yıldırım, Türkiye’nin, Zeytin Dalı Harekatı ile terörle mücadeledeki kararlılığını bütün dünyaya bir kez daha gösterdiğini vurguladı.
Yıldırım, terörist ile sivili ayırmak ve tek bir sivile dahi zarar vermemek için kılı kırk yararak yapılan harekatın başarıyla tamamlandığını belirtti.
“Nasıl ki El Bab’ı sahiplerine teslim ettiysek, Afrin’i de Afrinlilere, oradaki Arap, Kürt, Türkmen kardeşlerimize teslim edeceğiz.” diyen Yıldırım, Afrinlilerin güven ve huzur içinde yaşamalarını temin etmek için gerekli tedbirlerin alındığını bildirdi.
Yıldırım, Türkiye’nin teröre karşı tavrının açık ve net olduğunu vurgulayarak, “Bugün olduğu gibi bundan sonra da ülkemize yönelen her terör tehdidini, aynı kararlılıkla bertaraf edeceğimizden hiç kimsenin şüphesi olmasın. PKK/PYD, DEAŞ, FETÖ bunların hiçbirinin birbirinden farkı yok, hepsi terör örgütüdür. Bunlarla mücadelemiz kararlı bir şekilde devam edecektir.” diye konuştu.
“TERÖR İNSANLIK SUÇUDUR”
Terör örgütlerinin yalnızca Türkiye’nin değil, bölgenin ve bütün insanlığın düşmanı olduğuna işaret eden Başbakan Yıldırım, şöyle devam etti:
“Çünkü terör insanlık suçudur. Bir ülke ya da bir topluma karşı işlenen terör suçu bütün insanlığa karşı işlenmiş bir suçtur ancak ne yazık ki dünyada teröre karşı aynı kararlı, net duruşu göstermeyenler, gösteremeyenler var. Buradan terörle iş birliği yapan, terör örgütlerini destekleyen ülkelere sormak istiyorum; teröre arka çıkarak bütün insanlığın geleceğini tehlike ve tehdit altına attığınızı düşünemiyor musunuz? Sizler böylesine tutarsız ve sorumsuz hareket ederken bilesiniz ki Türkiye olarak biz, teröre karşı kararlılığımızdan asla vazgeçmeyeceğiz. Ülkemizin, bölgemizin ve dünyanın güveni, huzuru için bu mücadele sürecek. Bunu bir kez daha buradan, milletin evinden ilan ediyoruz.”
Türkiye’nin güçlü, aynı zamanda potansiyeli yüksek bir ülke olduğunu vurgulayan Yıldırım, “Bir yandan ülkemiz için tehdit olan terör yapılarıyla mücadele ederken diğer yandan da ülkemizin geleceğini de inşa etmeyi ihmal etmiyoruz. Her alanda kalkınmaya, büyümeye, yatırım üstüne yatırım yapmaya devam ediyoruz.” dedi.
Türkiye’nin enerji alanında 16 yılda önemli mesafeler katettiğini anlatan Yıldırım, “Türkiye doğalgaz sektöründe güçlü siyasi irade ve sağlam ekonomik istikrar ile AK Parti iktidarında önemli adımlar attı. Bugün de 101 yerleşim yeri ve ilçemize doğalgazı ulaştırmanın mutluluğuyla bu töreni icra ediyoruz. 101 yerleşim yerinde yaşayan vatandaşlarımız için doğalgazımız hayırlı, uğurlu olsun.” dedi.
“2017 YILINDA 1 MİLYAR 200 MİLYONLUK YATIRIM”
2002’de 6 ilin doğalgazla tanıştığını, aynı zamanda 6 ilin bölünmüş yolu bulunduğunu hatırlatan Yıldırım, 16 yıl aradan sonra 78 ilin doğalgazla buluştuğunu, 3 ile de yıl içinde doğalgaz ulaştırılacağını bildirdi.
Doğalgazın gitmediği il kalmayacağın belirten Yıldırım, şunları söyledi:
“Başlangıçta aslında bölünmüş yolu olan il sayısı, doğalgazın önünde gidiyordu ama son 1-2 yılda doğalgaz hamlesi, bölünmüş yolun önüne geçti. Bunun için de Bakanımızı tebrik ediyorum. Bölünmüş yol konusunda da iyi durumdayız, 1-2 sene içinde bölünmüş yolla bağlanmayan ilimiz kalmayacak. Çok zorları kaldı, tünellerden dolayı biraz daha işimiz var. Halihazırda 400’ün üzerinde ilçe, beldede doğalgaz mevcut. Sadece illerde değil son bir yılda doğalgaz sağlanan 101 ilçe ve yerleşim merkezleriyle birlikte 2 milyon 300 bin vatandaşımız daha doğalgazın konforuyla buluşma imkanı sağladı. Bu kapsamda 2017 yılında 1 milyar 200 milyonluk yatırım yapıldı. 13 bin 500 kilometreyi aşan bir dağıtım ağı kurduk. Yapılan çalışmalarla doğalgaz dağıtım şebekesi bugün 62 milyon vatandaşımıza hizmet verir hale geldi.”
Nüfusun yüzde 77’sinin artık doğalgaz kullandığını aktaran Yıldırım, “Sayın Cumhurbaşkanım, Türkiye zatıaliniz liderliğinde AK Parti iktidarıyla küresel ekonomik sistemde söz sahibi olan ülkelerden biri haline gelmiştir. Bugün G20 ülkeleri arasında yer alan Türkiye, dünyanın 20 ülkelerinden biri olacağını göstermektedir.” dedi.
Yıldırım, Türkiye’nin, son 16 yılda dünya ortalamasının üzerinde büyüdüğünü, bu durumun doğal olarak enerji talebini beraberinde getirdiğine işaret etti.
ENERJİ PROJELERİ
Enerji talebinin karşılanmasının yanında enerji arz güvenliğini sağlamak, enerji kaynağını çeşitlendirmek için de projeler geliştirdiklerini bildiren Yıldırım, konuşmasına şu sözlerle devam etti:
“Türkiye, Orta Doğu ve Hazar havzası başta olmak üzere dünyanın ispatlanmış doğalgaz rezervlerinin üçte ikisinin bulunduğu bölgede yer alıyor. Bu bölgelerdeki enerji kaynaklarının dünya pazarlarına ulaştırılması noktasında öncü projeleri hayata geçirdik. Mavi Akım, Bakü-Tiflis-Erzurum Doğalgaz Boru Hattı ile Türkiye-Yunanistan Enter Konnektörü Projeleri, Türkiye’nin bu alandaki konumunu güçlendirmiş ve küresel ölçekte tescil etmiştir. Azeri petrolü başta olmak üzere Hazar petrolünün Ceyhan’a akışını sağlayan Bakü-Tiflis-Ceyhan Doğalgaz Boru Hattı’nı da yine bu dönemde hayata geçirdik. Ayrıca Azerbaycan ile birlikte geliştirdiğimiz Güney Gaz Koridoru’nun bel kemiğini teşkil eden TANAP’ı da bu yıl içinde tamamlamış olacağız. Ondan sonra TAP var yani Balkanlara, Avrupa’ya doğru bu gazın iletilmesi var. TANAP hattının devamını oluşturacak Trans Adriyatik Doğalgaz Boru Hattı ile Azeri gazı Türkiye ile birlikte Avrupa piyasalarına da ulaşmış olacak. Türkmen gazının da bu projenin parçası olması için Enerji Bakanlığımız çalışmalarını devam ettiriyor.”
Türk Akımı Projesi ile Balkanlar üzerinden alınan gazın doğrudan, Karadeniz üzerinden Türkiye’ye sevk edilmesinin, üzerinde durdukları başka bir proje olduğunu bildiren Yıldırım, şunları söyledi:
“Bu projeyle ilgili çalışmalar da şu anda olumlu bir şekilde sürüyor. Bu projenin ikinci aşaması Avrupa doğalgaz piyasasındaki gelişmelere bağlı olarak değerlendirilecek. Diğer taraftan Doğu Akdeniz gazı da kaynak çeşitlendirme çalışmalarımızda yeni bir alternatif olarak dikkate alınıyor. Ülkemizin doğalgaz ve enerji ticaret merkezi haline gelebilmesi için çok büyük ve önemli yatırımları hayata geçiriyoruz. Böylece doğalgaz ticaretinde bölgemizdeki tüm ülkeler için güvenilir bir ortak haline gelme hedefimiz günden güne yaklaşıyor. Rusya Federasyonu ile Akkuyu Nükleer Güç Santrali Projesi, Japonya ile Karadeniz kıyısında tesisine karar verilen diğer bir nükleer güç santrali projesi için anlaşmaları yaptık. Şimdi üçüncü nükleer santral projesini de hayata geçirmek için bakanlığımız çalışmalarını sürdürüyor. Hedefimiz, önümüzdeki yıllarda elektrik üretimimizi çeşitlendirme açısından yüzde 10’una yakın kısmını nükleer kaynaktan sağlamaktır.”
“ÜLKEMİZİN ULUSLARARASI ENERJİ TİCARETİNDE REKABETÇİ KONUMA GELMESİ İÇİN GAYRET EDİYORUZ’
Başbakan Binali Yıldırım, enerji verimliliğinin sosyal ve ekonomik kalkınma hedeflerine ulaşmak ve bu hedeflerin sürdürülebilirliğini sağlamak açısından önemine değinerek, dünyada gelecek yıllarda en büyük konunun enerji olacağını, enerji üzerine birçok anlaşmazlıklar yaşanacağını, bu bakımdan Türkiye’nin coğrafi konumu ve elindeki imkanlarının gittikçe daha önemli hale geldiğini vurguladı.
Dünyayı küresel çapta tehdit eden kaynak yetersizliğinden, çevre ve iklim koşullarından en az şekilde etkilenmenin enerji verimliği hususunda geliştirilen projelerle doğrudan orantılı olduğunu kaydeden Yıldırım, değerlendirmelerine şöyle devam etti:
“Bir yandan yerli, yenilenebilir enerji kaynaklarının harekete geçirilmesi, diğer taraftan enerji verimliliğinin artırılması için yeni projeler üretiyoruz. Ülkemizin uluslararası enerji ticaretinde rekabetçi konuma gelmesi için gayret ediyoruz. İnanıyorum ki enerji kullanma konusunda her birimizin göstereceği hassasiyet ve verimlilik bu bilincin yaygınlaşmasına vesile olacaktır. Enerji ticaretinde, merkez ülke olma hedefiyle güvenilir, şeffaf iş birliğine dayalı etkin yenilikçi enerji politikalarını cesaretle uygulamaya soktuk. Doğalgaz boru hattı projelerimiz, sıvılaştırılmış doğalgaz depolamaya yönelik yatırımlarımız ve nükleer çalışmalarımız Türkiye’ye ve Türkiye’nin geleceğine duyulan güveni göstermektedir. Bağımsız enerji güçlü Türkiye sloganı ile açıkladığımız milli enerji ve maden politikasıyla bu konudaki kararlı duruşumuz devam ediyor. Doğalgaz çalışmalarında etkin faaliyet yürüten başta Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımız ve ekibi olmak üzere, önceki enerji bakanlarımıza, BOTAŞ ve EPDK gibi bu alanda hizmet veren kuruluşlarımıza, enerji dağıtımını başarıyla gerçekleştiren özel sektör firmalarına, emeği geçen bütün ekibe şükranlarımı sunuyorum. Birlikte daha nice güzel hizmetlerin açılışında beraber olmayı diliyorum.”
