TARIM, ORMAN VE KÖYİŞLERİ KOMİSYONU « İzmit Pusula Gazetesi

27 Kasım 2024 - 20:26

TARIM, ORMAN VE KÖYİŞLERİ KOMİSYONU

Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, “Baraj, gölet projelerinde yatırım bedeli olarak çiftçilerden ücret alınıyordu, bu uygulamayı kaldırıyoruz. Çiftçilerin üzerindeki ağır yükleri alıyoruz.” dedi.

TARIM, ORMAN VE KÖYİŞLERİ KOMİSYONU
Son Güncelleme :

15 Mart 2018 - 21:37

Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonunda, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ile ilgili sunum yaptı.

Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, “Baraj, gölet projelerinde yatırım bedeli olarak çiftçilerden ücret alınıyordu, bu uygulamayı kaldırıyoruz. Çiftçilerin üzerindeki ağır yükleri alıyoruz.” dedi.

AK Parti Konya Milletvekili Mehmet Babaoğlu başkanlığında toplanan Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonunda, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı’nın görüşmelerine başlandı.

Bakan Eroğlu, tasarı ile ilgili sunum yaptı.

Arazi toplulaştırma ve tarla içi geliştirme hizmetlerine ilişkin görev ve yetkilerini yerine getirmek üzere DSİ bünyesinde yeni hizmet birimleri kurulacağını söyleyen Eroğlu, Genel Müdür Yardımcısı sayısının 4’ten 5’e çıkarılacağına dikkati çekti.

İşletme, bakım ve yönetim sorumluluğu özel sektöre devredilmiş sulama tesislerinde alınacak ücretlerin işleten tarafından tahsil edileceğini, ödenmeyenlere icra ve iflas kanununun uygulanacağını anlatan Eroğlu, “Su zengini bir ülke değiliz, suyu bilinçli kullanmalıyız. Fazla su, fazla ürün değildir. Hem lüzumsuz su, hem lüzumsuz para harcanıyor. Bunların önüne geçilecek.” diye konuştu.

Su tahsisinin mahiyeti ve mevcut hukuki durumun korunmasına ilişkin düzenleme yapıldığını aktaran Veysel Eroğlu, DSİ projeleri içerisinde kalan yerlerde, maden arama ve işletme ruhsatı verilmeden önce DSİ’nin uygun görüşünün alınması gerektiğinin de hüküm altına alındığını vurguladı.

Sulama kooperatiflerinin kurulmasına izin verme ve sulama kooperatiflerini denetleme yetkisinin DSİ’ye verileceğini anlatan Eroğlu, şunları söyledi:

“Sulama tesislerinden izinsiz olarak su kullananlara idari para cezası verilmesi öngörülmektedir. İşletme ve bakım gideri borcu olan çiftçilerin tarımsal destek ödemelerinin mahsup edilerek DSİ’ye ödenmesi düzenlenmiştir. DSİ’ce uygun görülen sulama işletmelerinin ilgisine göre yatırım izleme koordinasyon başkanlıklarına, diğer yerlerde belediyelere ve il özel idarelerine devredilebileceği, bu idarelerin sulama işletmelerine dair yetkileri ve diğer işletme şekillerine dair yetkiler düzenlemektedir.”

Devlet ormanlarında dikili ağaç satışı ve amenajman planlarına göre yıllara sair satış hükmü getirileceğini söyleyen Bakan Eroğlu, “Devlet ormanı bulunan köy ve kasabalardaki kooperatifler ile köy halkına yaptırılan üretim işlerine ait istihkak tutarlarının yüzde 7 fazlasıyla ödenmesi teklifimiz var. Ormancılık faaliyetlerinde çalışanların sosyal güvence çatısı altına alınmasına destek sağlamak, ormancılık faaliyetlerinde işgücü kaybını ve köylerden şehre göçün önlenmesi hedeflenmiştir.” şeklinde konuştu.

Orman kadastrosu yapılmayan veya orman kadastrosu sınırları dışında kalan gerçek veya özel hukuk tüzel kişileri adına tapulu olan ağaçlandırılmış taşınmazlara ilişkin mülkiyet ihlalinin karşılığında Maliye Hazinesinden taşınmaz verilmesi suretiyle mağduriyetlerin giderilmesinin hedeflendiğini anlatan Eroğlu, şöyle konuştu:

“Bilim ve fen bakımından orman olarak muhafazasında fayda görülmeyen, üzerinde yerleşim yeri bulunan taşlık, kayalık ve fiilen orman vasfı taşımayan alanların orman sınırları dışına çıkarılması ve karşılığında çıkartılan alanın 2 katından az olmamak üzere hazine taşınmazlarının orman kurmak üzere Orman Genel Müdürlüğüne tahsisi hedeflenmiştir. Daha önce ormanların tapusu yoktu, biz tapularını aldık. Ormanların yüzde 90’ının tapusu var. Bir metrekare yer işgal ettirmedik. Hem uydudan, hem karadan çok sıkı denetliyoruz. Vatandaş yer olmadığı için tarım arazilerine yapı yapıyor. Yapılar, ağaç dikilemeyen, ot yetişmeyen kayalıklara, yamaçlara yapılsın, bu yerlere karşılık bizlere ağaç dikilebilecek alanlar verilsin istiyoruz.”

Veysel Eroğlu, tasarıda yeraltı suları kanununda da değişiklik yapıldığını ifade etti.

İçme suyu tesisleri nedeniyle DSİ’ye borcu olan belediyelerin, bu borçlarını Maliye Bakanlığı veya İller Bankası tarafından kesinti yapılarak DSİ’ye ödenmesinin sağlanacağını söyleyen Eroğlu, Meteoroloji Genel Müdürlüğünün gözlem sahalarının başka maksatlarla imara açılmaması için düzenleme getirildiğini kaydetti.

Sulama birliklerinin yeniden yapılandırılması neticesinde tanımlarda ihtiyaç duyulan ilaveler yapıldığını aktaran Bakan Eroğlu, “Birlik üyelerine ve görev alanı dışında kalan su kullanıcılarına uygulanacak cezai hükümler yeniden düzenlenmektedir. Sulama birlikleri denetimine DSİ ve Maliye Bakanlığının dahil olduğu yeni bir denetim şekli ilave ediliyor. Sıkı bir denetim getiriyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

Eroğlu, Sulama Birliklerinin hizmet alanı içerisinde sahip olduğu görev ve yetkilere ilişkin düzenlemeler de yapıldığını dile getirdi.

Tasarı üzerinde çok çalıştıklarını söyleyen Veysel Eroğlu, orman köylüsünün, çiftçilerin büyük bir bölümünün AK Parti’ye oy verdiğine işaret etti.

AK Parti hükümetlerinde orman köylülerine ve çiftçilere önemli yenilikler getirildiğine işaret eden Eroğlu, “Baraj, gölet projelerinde yatırım bedeli olarak çiftçilerden ücret alınıyordu, bu uygulamayı kaldırıyoruz. Çiftçilerin üzerindeki ağır yükleri alıyoruz. Orman köylerinde yeterince genç nüfus kalmamış, 92 yaşındaki dedem çalışıyor. Verdiğimiz destekler köylerden göçü önleyecek nitelikte.” ifadelerini kullandı.

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba, DSİ Kanunu ve bazı kanunlarda değişiklik yapan tasarı ile her tarlanın başına saat getirileceğini, bu şekilde su israfının önleneceğini bildirdi.

AK Parti Konya Milletvekili Mehmet Babaoğlu başkanlığında toplanan TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonunda, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı’nın görüşmelerine devam ediliyor.

Fakıbaba, hükümet adına yaptığı konuşmada, AK Parti hükümetlerinin, tarım sektörü çalışanlarının motivasyonunu artırmak için önemli destekler verdiğine işaret etti.

Görüşülen tasarıyla da önemli düzenlemeler getirildiğini ifade eden Fakıbaba, “Tarla içi sulama için sözleşme imzalanacak. Her tarlanın başına saat getirilecek. Bu da suyun israf edilmeden kullanılmasını sağlayacak. Çiftçi de ne kadar su kullandığını görecek. Parasını ödemeyenin ise suyu kesilecek. Evlerde nasıl uygulanıyorsa tarım alanlarında da aynı uygulama geçerli olacak. Yapılan değişiklikleri doğru buluyorum.” diye konuştu.

Toplulaştırma ve sulama ile ilgili çalışmaların birlikte yapılması gerektiğini ancak her iki konunun da farklı Bakanlıklara bağlı olduğunu belirten Fakıbaba, tasarı ile toplulaştırma ve sulama görevinin DSİ’de olacağını ifade etti.

CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal’ın “Biz bu görevi yapamıyoruz, Orman ve Su İşleri Bakanlığı yapsın mı diyorsunuz” yönündeki eleştirisine ise Fakıbaba, “Ben yetkilerime sahip bir insanım, Bakanlığımın ne olduğunu da biliyorum. ‘Biz yapamıyoruz, Orman Bakanlığına devredelim’ diye bir derdimiz yok. Önemli olan Türkiye’ye hizmet etmek.” dedi.

MHP Mersin Milletvekili Baki Şimşek’in tarlalarda vahşi sulama yapıldığını, saat uygulamasının çiftçiyi zarara uğratacağını belirtmesi üzerine Fakıbaba, tarlalarda artık vahşi sulamanın kalmadığını, damla sulama sistemlerine geçildiğini anlattı.

Muhalefetin her şeyi eleştirdiğini söyleyen Fabıkaba, “Bardağın hep boş tarafına bakıyorsunuz. Bir de dolu tarafına bakın. Siz Türkiye’de yaşıyorsunuz da biz Amerika’da, Rusya’da mı yaşıyoruz? Böyle bir muhalefeti uygun görmüyorum. Ben muhalefet olsam iyiye iyi, doğruya doğru derim. Her şeye muhalefet ediyorsunuz, doğru bir şey değil. Şurada 50-60 madde var, hiçbirini takdir etmediniz, hepsine ‘Bu olmaz’ dediniz. Ben de muhalefeti iyi yapmadığınızı düşünüyorum.” diye konuştu.

Çiftçiye her türlü kolaylığın sağlandığını dile getiren Fakıbaba, “Çiftçimiz suyu pahalı alıyor, gelin indirelim, diyebilirsiniz ama birisi borcunu öderken birisi ödemiyorsa devlet bunun gereğini yapmalı.” dedi.

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, 59 maddelik tasarıda 9 ya da 10 madde ile ilgili muhalefet parti milletvekillerinin çekinceleri olduğunu söyledi. “Tasarı yeniden değerlendirilmeye muhtaç” diyen Altay, AK Parti’nin sayısal olarak çoğunluğa sahip olduğunu ve muhalefete rağmen tasarıyı yasalaştırabileceğini belirtti. Muhalefet olarak ise kendilerinin yapabilecekleri tek şeyin Anayasa Mahkemesine gitmek olduğunu ifade eden Altay, “Anayasa Mahkemesine güvenmiyorum ama Anayasa Mahkemesine bu düzenlemeyi götürürsek ‘bozmam’ diyemez.” diye konuştu.

MHP Adana Milletvekili Muharrem Varlı da özellikle sulama birlikleri ve su kullanımına ilişkin icra, iflas ile ilgili yapılan düzenlemelerin çiftçilerin aleyhine olacağını savundu. Bu alanlarda çalışma yapılmasını isteyen Varlı, “Gelin, tasarıyı yeniden gözden geçirelim, birlikte bir çalışma yapalım.” dedi.

CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal da suyun ticarileştirilmemesi gerektiğini kaydetti.

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba ve Eroğlu, milletvekillerinin tasarı hakkındaki sorularını yanıtladı.

Eroğlu, çiftçinin korunması gereken önemli kesim olduğunu söyledi. Çiftçiden yana çalışmalar yaptıklarının altını çizen Eroğlu, milletvekillerine “Sizlerin görüşünü alarak çiftçilerimize nasıl iyi hizmet vermenin, nasıl üretimi artırmanın gayreti içerisindeyiz. Bu bir parti meselesi değil hepimizin hedefi olması lazım. Eksiklerimiz varsa tenkit edebilirsiniz.” diye seslendi.

Muhalefet milletvekillerinin suyun özelleştirileceği yönünde açıklamalarda bulunduğuna işaret eden Eroğlu, böyle bir durumun söz konusu olmadığını kaydetti. Kendisinin de suyun özelleştirilmesine karşı olduğunu belirten Eroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Burada sadece suyun ücretini alıyoruz, sudan ücret almazsak vahşi sulama yapılır. Bazı yerlerde örneklerini görüyoruz, bütün alana yetebilecek su varken, üst kısımlar aşırı kullanıyor, aşağıya su yetmiyor. Suyu kontrollü bir şekilde kullanmalıyız. Bunun için de suyun bedelini istiyoruz. Alacağımız su bedelinin bütçe içinde bir kıymeti yok, işletme, bakım, personel giderlerini karşılıyoruz.”

Eroğlu, ormanların, suyun, toprağın bu ülkede yaşayan herkesin sorumluluğunda olduğunu ifade ederek, bu değerlere birlikte sahip çıkılmasını istedi.

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Fakıbaba da bazı muhalefet milletvekillerinin eleştirilerinin gerçeği yansıtmadığını belirtti.

Fakıbaba, “Öyle konuşuyorsunuz ki sanki ben Türkiye’de yaşamıyorum, başka ülkede oturuyorum, çiftçilerden uzağım, onları dinlemiyorum. Muhalefet olabilirsiniz ama karamsar düşünmemek lazım. Yarınımız bugünümüzden daha iyi olacaktır. Çiftçilerimizi tanıyoruz ve onlara güveniyoruz.” diye konuştu.

Tarlalardaki su kullanımının saate bağlanmasına ilişkin eleştirilere de Fakıbaba, “Elimizden geliyorsa suyu bedava verelim ama bu mümkün değil. Ortada bir maliyet var. Bu maliyetin karşılanması için ücret alınıyor. Çiftçimizin emrindeyiz. Çiftçi olmazsa ülke olmaz, gıda olmaz. Gıda atom bombasından, silahtan daha önemli. Bu hükümetin bakanları olarak çiftçinin yanındayız ve böyle olmaya devam edeceğiz.” karşılığını verdi.

Milletvekillerinin tasarı hakkındaki görüşlerin ardından söz alan Eroğlu, DSİ’nin görev ve yetkileri açısından yeni bir yük geldiğini söyledi.

Toplulaştırmanın sulamayla yapılması ve tarla içi modern sulama sisteminin birlikte inşa edilmesini amaçladıklarını vurgulayan Eroğlu, suyun akıllıca kullanılmasından yana olduklarını belirtti.

Eroğlu, sulama birliklerine ilişkin eleştirilere yönelik, “Biz sulama birliklerine el koymuyoruz, işlemeyen sistemleri işler hale getirmek istiyoruz. İyi sulama birlikleri olabilir ama gerçekten çok kötü birlikler de var.” dedi.

Tasarının daha detaylı incelenmesi için alt komisyon kurulmasına ilişkin öneri kabul edilmedi. Tasarının geneli üzerinde görüşmeler tamamlandıktan sonra maddelere geçildi.

Komisyon Başkanı Babaoğlu, 20 Mart Salı günü saat 15.30’da toplanmak üzere toplantıyı kapattı.

YORUM YAP