Bir yılı aşkın süredir tüm dünyayı etkisi altına alan yeni Koronavirüs hastalığı, son dönemde mutasyona uğrayarak bulaşıcılığını artırdı. Ülkemizde de kontrollü normalleşme başlamasına rağmen virüsün mutasyonlu hali yayılmaya devam ediyor. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin sorularını yanıtlayan Prof. Dr. Sıla Akhan; “Sabırla aynı önlemleri almaya devam etmeliyiz” dedi.
MERAK EDİLEN SORULAR
Sağlık Bakanlığı tarafından Türkiye’de ilk tespit edilen Covid-19 vakasının üzerinden bir yıl geçmesine rağmen tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de salgınla mücadele devam ediyor. Maske, mesafe, temizlik tedbirleri ve son olarak da aşılama yöntemi ile hastalık kontrol altına alınmaya çalışılıyor. Son dönemde İngiltere, Brezilya ve Güney Afrika’da tespit edilen ve tüm dünyaya hızla yayılmaya başlayan, bulaşıcılığı daha yüksek olup hastalığın daha şiddetli geçirilmesine yol açan mutasyon geçirmiş virüs ülkemizde de görüldü. Konu ile ilgili merak edilenleri öğrenmek ve vatandaşları bilgilendirmek için Kocaeli Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sıla Akhan, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin sorularını yanıtladı.
PANDEMİNİN NEDENİ SARS-COV-2 VİRÜSÜ
Prof. Dr. Sıla Akhan, ilk olarak Çin’in Vuhan şehrinde başlayan Covid-19 pandemisine neden olan SARS-CoV-2 virüsünün bir RNA virüsü olduğunu ve insanı enfekte ettiği bilinen yedinci virüs olduğunu söyledi. Daha önce ilk dördüyle sürekli karşılaştığımızı ve hafif soğuk algınlığı belirtileri şeklinde atlattığımızı belirten Akhan, “2002’de SARS salgınına neden olan SARS-CoV-1 dediğimiz korona virüsün beşinci virüsü çıktı. O salgın çok fazla sürmedi. Sonra 2012’de MERS ile tekrar karşımıza geldi. Yedincisi de SARS-CoV-2 olarak çok büyük bir pandemi yapmış durumda” dedi. Korona adının virüsün üzerindeki çıkıntılar nedeniyle taç şeklinde olmasından kaynaklandığını belirten Akhan, bu virüslerin çoğalırken sürekli değişebildiğini ve mutasyonlara yol açabildiğini belirtti.
MUTASYON RNA VİRÜSLERİ İÇİN OLAĞAN BİR DURUM
Mutasyonun özellikle RNA virüslerinde çok görülen bir durum olduğunu söyleyen Akhan; “Virüs sürekli çoğalır. Çoğalırken de bir takım aminoasitleri yanlış koyabilir. Bu aminoasitlerin yanlış olanlarının bazıları yaşamla bağdaşır, bazıları bağdaşmaz. Yaşamla bağdaşanlar virüse daha iyi bir özellik kazandırıyorsa onlar daha hâkim hale gelebilir. Buna mutasyon diyoruz. Bu durum RNA virüsleri için olağan bir durumdur. Sonuçlarıyla baş etmesi zor olabilir” dedi.
ÖNLEMLERİ UYGULAMAYA DEVAM ETMELİYİZ
Virüsün değişmesiyle meydana gelen mutasyonların bize İngiltere’den geldiğini belirten Prof. Dr. Sıla Akhan; “Daha kolay bulaşıcı olması daha fazla önlem almamızı gerektirmiyor. Gereken önlemleri doğru şekilde alırsak bunlar yeterli. Maskeyi düzgün takmak, konuşurken çıkarmamak, üç-dört saatte bir değiştirmek, mesafeye dikkat etmek, kapalı ortamlarda kalabalık şekilde bulunmamak, havalandırmaya dikkat etmek. Bütün bunları yaparsak %90 üzerinde korunabiliyoruz. Aynı önlemleri daha sıkı ve dikkatli bir şekilde uygulamaya devam edersek mutasyon bizim için önemli bir noktaya getirmemiş oluruz.”
AŞININ BULUNMUŞ OLMASI BÜYÜK UMUT VERİCİ
Covid-19 pandemisi gibi büyük salgınlarla mücadelede en önemli faktörün aşı olduğunu vurgulayan Akhan, aşıya ulaşılmış olmasının çok büyük bir umut verici durum olduğunu belirtti. Akhan, aşının etkilerini gösterebilmesi için aşılama bir yandan yürürken diğer yandan korunma yöntemlerine çok dikkat etmemiz gerektiğinin altını çizdi.
HIZLI AŞILAMA SALGIN İÇİN DÖNÜM NOKTASIDIR
Ülkemizde İnaktif Covid-19 aşısı ile başlayan aşılamanın iki doz şeklinde uygulandığını ve aşılamaya sağlık çalışanları ile başlandığını söyleyen Akhan, şehrimizde de sağlık çalışanlarının büyük bir kısmının aşılandığını belirti. Yaş olarak 90 yaşın üzerindekilerle başlandığını, huzurevlerindeki vatandaşların, toplu halde yaşanılan yerlerdekilerin aşılandığını, hatta aşılama yapılan yerlere gelemeyecek durumda olanların evlerinde aşılamalarının yapıldığını açıklayan Akhan “Ne kadar çok kişiyi ne kadar hızlı aşılayabilirsek salgında önemli bir dönüm noktası yaşamış olacağız” şeklinde konuştu.
AŞININ HERHANGİ BİR YAN ETKİSİ YOK
İnaktif aşıların yan etkilerine dair de açıklama yapan Akhan şunları kaydetti; “İlk gün belki ateş, kol ağrısı, birazcık kızarıklık gibi bir takım sıkıntılar olabilir. Onun dışında herhangi bir yan etkisi olmayan aşılar. İnaktif aşılar zaten bizim alışık olduğumuz aşılar. Çocukluktan beri olduğumuz aşılar. Bunlar herkesin olabileceği aşılar. Kronik bir hastalığı olan da herhangi bir ilaç kullanan da olabilir. Sadece alerjik bir reaksiyon olabilir diye hastanede olmalarını tercih ediyoruz.”
SABIRLA KURALLARA UYMAYA DEVAM
Pandemi ile mücadelede çok yol aldığımızı ve virüsü tanıdığımızı belirten Akhan, aşının elimizi çok güçlendirdiğini, bundan sonra yapılması gerekenin aynı önlemlerle sabırla kurallara uymaya devam etmek olduğunu söyleyerek konuşmasına son verdi.
