50 yaşın üstündeyseniz daha çok dikkat edin!
Yüksek tansiyon hastalığının, özellikle 50 yaşından sonra, çoğu zaman hiçbir nedene bağlı olmadan görülebildiğini söyleyen Uz. Dr. Hasdemir; “Sağlıklı bireylerde tansiyon değeri 120/80 olarak kabul edilir. Bu değer en fazla 135/85 olabilirken, yüksek tansiyon hastalarında basınç bu ölçümün üzerindedir. 50 yaşın üstündeki yetişkinlerde, her iki kişiden birinde görülen yüksek tansiyon, çoğunlukla genetik faktörlere bağlı olarak gelişen bir hastalıktır. Ailesinde yüksek tansiyon hastası olan kişilerde, ilerleyen yaşla birlikte yüksek tansiyon görülme olasılığı da artar. Öte yandan, yüksek tansiyonu olan kişilerin yaklaşık %10’unda, tansiyon yüksekliği, hormonal hastalıklar, kalp ve böbrek hastalıkları veya şeker hastalığı gibi başka bir hastalık eşliğinde ortaya çıkıyor” dedi.
Aşırı sıcaklardan korunmak gerekiyor
Nemli havaların yüksek tansiyon hastaları için uygun olmadığının altını çizen Uz. Dr. Hasdemir, açıklamasına şöyle devam etti; “Havanın kuru olması, terin buharlaşmasını sağladığından vücut ısısının düşmesine de yardımcı olacaktır. Ancak, havanın nemli olduğu durumlarda vücut ısısını dengeleyemediğinden kan basıncı da olumsuz etkilenecektir. Özellikle yaşlı yüksek tansiyon hastalarında, sıcak havalar beyin kanaması riskini de artırabilmektedir. Yüksek tansiyon hastaları güneşin dik olarak geldiği saatlerde güneş altında uzun süre kalmamalı, özellikle baş bölgelerini korumaya özen göstermelidir. Bu sırada artan su ihtiyacının giderilmesine özen gösterilmeli, şiddetli baş ağrısı hissedilmesi durumunda alarma geçilmelidir. Hastaların ilaçlarını düzenli olarak kullanmaları ve doktor kontrollerini ihmal etmemeleri büyük önem taşır. Sıcakla beraber artan vücut ısısı özellikle nöropatinin (sinir hasarı) eşlik ettiği diyabetik hastalarda, idrar söktürücülü “antihipertansif” (tansiyon düşürücü) ilaç alanlarda ve yeterince sıvı tüketmeyen hastalarda abartılı bir tansiyon düşüşü yaşanmasına neden olur. Tansiyondaki bu iniş çıkışlar da kalp hastalıklarına bağlı ölüm riskini de beraberinde getirmektedir. Beklenmedik şikâyetlerle karşılaşıldığında uzman hekim gözetiminde gerekli ölçümleri yaptırmak konusunda hassasiyet gösterilmelidir.”