Sayın Cumhurbaşkanım; öncelikle şahsınız ya da makamınız ile en ufak bir sıkıntım olmadığını ve geçtiğimiz Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde şahsınıza oy verdiğimi belirtmek isterim.
Ülkemizin zor bir dönemden geçtiğinin, dışarıdan ve içeriden vatan hainleri ve düşmanlarla çevrili olduğumuzun farkındayım.
Gerek şahsınızın ve gerekse de kurmaylarınızın ve MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli Beyefendinin içimizde ve dışımızda ki vatan hainleri ve düşmanlarla nasıl mücadele ettiğinin de farkındayım.
Şahsınızın dış ve iç politikalarla ilgili olan tavırlarınızın şahane olduğunu düşünüyor ve özellikle de dış düşmanlarımıza karşı şahsi duruşunuzu hayranlık ve gururla takip ediyorum.
Bundan yıllar önce Başbakan olduğunuzda size bakış açım maalesef son derece olumsuz bir seyirdeydi.
Fakat yılların geçmesiyle ve şahsınızın ülkemizin daha onurlu duruşa sahip olması için gösterdiğiniz azami çabayı gördükçe fikrim değişti ve doğru bir yolda ilerlediğinizin kanaatine vardım.
Tekrar en ifade etmek isterim ki; özellikle dış politikada ki tavırlarınız ve vakur duruşunuz bir Türk olarak beni son derece mutlu ediyor, onurlandırıyor ve gururlandırıyor.
Sayın Cumhurbaşkanım;
Size bu mektubu yazmadan evvel çok düşündüm, “yazarsam ne olur” sorusunu defalarca kendi kendime sordum.
Sonunda bu mektubu yazmaya karar verdim.
Aşağıda yazdıklarımın tamamı şahsi gözlemlerim üzerinedir.
Yazdıklarım bir serzeniş ya da eleştiri değil, lütfen yazdıklarımı bir serzeniş ya da eleştiri olarak değerlendirmeyin…
Aşağıda yazdıklarımı sizin ve devletimizin de bildiğini ve düzeltmek için elinizden gelen gayreti gösterdiğinizin de farkındayım…
Sizden bir vatandaş olarak talebim, aşağıda yazdığım sorunların çok acil giderilmesi ve vatandaşlarımızın bu sıkıntıları daha fazla yaşamasını engellemeniz…
Sayın Cumhurbaşkanım;
Son dönemde vatandaşlarımız piyasalarda ki her şeyin fiyatlarının artmasıyla birlikte çok ama çok zor zamanlar geçirir oldular…
- İnsanlar yeri geldiğinde ceplerinde beş kuruşları olmadan…
- Çocuklarına okula giderken harçlık veremeden…
- Evlerine ekmek dahi götüremeden…
- İş yerlerine giderken ceplerinde yol paraları olmadığı için kilometrelerce yolu yürüyerek…
Yaşamak zorunda kalıyorlar…
Tüm bunlara ek olarak;
- Geçim sıkıntısı nedeniyle, aileler dağılıyor…
- Boşanma oranları her geçen gün daha fazlalaşıyor…
- Suç oranı her geçen gün artıyor…
- Maddi sıkıntılar nedeniyle cinayetler işleniyor…
- Gelir oranlarında ki dengesizlik had safhada seyrediyor…
- Zengin daha fazla zenginleşirken, fakir daha fazla fakirleşiyor…
- Toplum içerisinde ki huzursuzluk her geçen gün artıyor…
- İnsanlar arasında ki en ufak meseleler kavga ile sonuçlanıyor…
- İnsanlar tahammül sınırlarının çok üzerindeler…
- İşsizlik oranı her geçen gün artıyor…
- Gerek gıda maddeleri ve gerekse diğer tüketim mallarına gelen zamlar nedeniyle insanlar kara-kara düşünüyor…
- Parasızlıktan kaynaklı olarak borçlarını ödeyemeyen vatandaşlar icra dairelerinin kapısını komşu kapısı bilir hale geldiler…
- Esnaf, borçlarını ödeyemediği için iş yerini kapatmak zorunda kalıyor…
- Tüm bunlar olurken vatandaşlar lüks içerisinde yaşayan ve zaten zengin olan ve dahi zenginliklerine zenginlik katarak yaşayanlara özeniyor ve o hayatı yaşamak için suç çetelerinin ellerine düşüyor…
- Çocuk işçi sayısı her geçen gün artıyor…
- Çalıştırdığı insanlara verilmesi gereken asgari ücret miktarını vermeyen ya da veremeyen binlerce iş yeri var…
- Esnaf ödemelerini yapamıyor ve bu durum ödemelerini alamayan diğer esnaflara sirayet ettiği için zincirleme bir yok oluş mevcut…
- Ödemelerini yapamayan ya da ödemelerini alamayan esnaflar içerisinde intihar edenler var..
Sayın Cumhurbaşkanım;
Bu yazdıklarımın tamamını, yukarıda da ifade ettiğim gibi sizi ya da devletimizi eleştirmek maksadıyla yazmadığımı bilmenizi, şahsınıza olan saygımın ve hürmetimin her geçen gün daha da arttığını ve izlemekte olduğunuz iç ve dış siyasi politikanızı sonuna kadar desteklediğimi en içten saygı ve hürmetlerimle arz ederim..
Volkan Eralp
Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşı