Metaverse evreni, fiziksel dünyadan bağımsız, bilgisayar teknolojisine dayalı bir sanal evreni (dijital dünya) kapsıyor. Sanal evrende insanlar fiziksel dünyadaki varlıklarını temsilen avatar oluşturdu. Oluşturulan avatarlar sanal evrenler üzerinde bir insanın fiziki formunu temsilen kullanılıyor.
Sanal evrenler sayesinde günümüzde iletişim, eğitim, eğlence, işletmeler, sağlık hizmetleri, ticaret ve hatta kamusal yönetim fiziksel ortamdan dijital ortama geçti. Sanal evren olarak da bilinen Metaverse insanlara sosyalleşme, oyun oynama ve çalışmak için bir araya geldikleri sürükleyici bir sanal dünya sundu.
Giresun Üniversitesi’nden Doç. Dr. Salih MEMİŞ ile Kocaeli Üniversitesi’nden Öğr. Gör. Zafer CESUR ve Prof. Dr. Burcu CANDAN ÇAM’a ait “Metaverse Evreninin Pazarlama Karması ile İlişkisi: Markalara Yönelik Uygulama Örnekleri” adlı çalışmaya göre, Metaverse evreninde fiziki gerçeklikten gelen bir gelenekle reklamcılık en önemli pazarlama yöntemlerinden biri oldu. Satış öncesinde farkındalığı sağlamak, satıştan sonra ise pazara tutunmak için Metaverse evreninde reklamcılık gelişti.
Günümüzde dijital teknolojilerle ortaya çıkan yeni reklamcılık türlerinin önemli ortak özelliklerinden biri, kullanılan teknolojilerin yanı sıra, reklamın başarısının ilgi çekici olmasından kaynaklandı. Metaverse, ilgi çekici fikirler, kullanılan teknoloji, teknolojinin kullanıcıya uygunluğu, web siteleri, mobil uygulamalar, yapay zekâ destekli sohbet robotları gibi alternatiflerle müşterilere satın alma ve karar alma konusunda yardımcı oldu.
Metaverse evreni yeni bir tüketim tarzı oluşturdu
Tüketimin önemli bir aracı olan pazarlama sektöründe Metaverse; mülkiyet haklarını koruyan, tüketicilere yönelik güven ve sadakati hedefleyen, dijital ürünler pazarındaki müşterilerin beklentilerini karşılayan güçlü bir imkân sağladı.
Metaverse, hizmet planlaması ve geliştirilmesi için yatırımcılara önemli fırsatlar sunarken, diğer yandan da dijitalleşmenin doğasından kaynaklanan kolaylıklarla her biri bir pazarlama aktörü olan kullanıcıları birer yatırımcıya dönüştürdü. Metaverse’te dijital öğelerin üretim ve tüketimi gerçekleşti. Fiziksel dünyaya göre Metaverse evreninde gerçek ürün üretiminin yerini, dijital ürün üretimi, ürün oluşturma ve ürün tasarlama süreci aldı.
Metaverse işletmelerinin, tüm pazarlama faaliyetlerinde aktif bir rol oynayabilmesi için işletmeler, sanal ortamlarda fiziksel ve dijital ürünleri pazarlayarak, insanları ürün ve hizmet satın almaya teşvik etti. Bu sayede işletmeler marka bilinirliliklerinin artmasına katkı sağladı.
Metaverse kullanımı ile geleceği öngören markalar kendilerine yeni bir pazar ve ön plana çıkma fırsatı oluşturdu. Şirketler dijital pazarlama faaliyetleri ile Metaverse yöneldi ve dijital ortamlarda çeşitli sanal konferanslar, etkinlikler, toplantılar düzenledi. Teknoloji, giyim, spor, eğlence gibi sektörler, markalarını sanal dünya içerisinde reklam vererek kullanıcılara sundu. Müşteriler, daha hızlı, kolay, kişiselleştirilmiş ve teknolojik ürünleri tercih etti.
Sanal gerçeklik ile tedaviler kolaylaştı
Teknolojinin gelişimi, moda ve reklam sektöründe olduğu gibi sağlık sektöründe de değişiklik ve gelişmelere yol açtı. Bu gelişmeler arasında mobil araçların kullanılarak sağlık hizmetlerinin sunulduğu e-sağlık, tele-tıp gibi yöntem ve robotik uygulamalar yer aldı. E-sağlık sadece internet tıbbını değil, bilgisayar ve tıpla ilgili her şeyi belirledi. Bilgi paylaşımı, eğitim, sağlık hizmetleri gibi alanlar e-sağlık kapsamında değerlendirildi.
Teknoloji ile sağlıkta iyileşen yarınlar
Elon Musk’ın insan beynini bilgisayarlara bağlayan bir teknoloji geliştirdiği şirkette, insan beynindeki nöronların (sinir hücreleri) yanına yerleştirilen elektronlar ile sinir hücrelerinin temsil ettiği bilgilerin açılımının yapılması sağlandı. Nöral implantlar (sinir sistemiyle etkileşen cihazlar), insan beyninin bir bilgisayarı veya mobil cihazı kontrol etmesini sağladı.
Yapay zekâ teknolojileri ile tasarlanan sanal gerçeklik gözlüğü, klinik eğitimi, cerrahi planlama, tıbbi görüntüleme ve davranışsal sağlık gibi alanlar sağlık hizmetine dönüştü. Yurt dışında gerçekleşen, omuz ameliyatında kullanılan sanal gerçeklik gözlüğü ile ameliyat esnasında eklem içine yerleştirilen bir kamera kullanıldı ve cerrahlar bunu bir ekrana bakarak gerçekleştirdi. Bu cihazla cerrahlar, yüksek çözünürlüklü görüntü, hastanın muayene sonuçları ve hastanın 3 boyutlu (bir nesnenin 3 farklı boyutta olması) omuz modellerini gerçek zamanlı olarak gördü.
Ameliyat sırasında holografik arayüzü (3 boyutlu arayüz) kullanan cerrahlar, sunulan görselleştirme sayesinde ameliyat esnasında oluşabilecek hataları minimalize etti. Sanal gözlüğü ameliyat sırasında kullanan cerrahlar ne yapılması gerektiği konusunda bir yol haritası çıkardı. Böylelikle süreç hızlandı ve ameliyat olumlu sonuçlandı. (Bilimin Kamusal İletişimi (bil-ki) TÜBİTAK 1001, proje no: 123K063)