İzmit Belediye Başkanı Fatma Hürriyet Kaplan, İzmit Belediye Meclisi’nde sunulan denetim komisyonu raporunun başka maksatla hazırlanmış, yoruma ve asılsız iddiaya dayandığını söyledi. İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet, “İlk defa yoruma dayalı denetim raporu görüyorum. Başka maksatla hazırlamışsınız” dedi.
İzmit Belediye Meclisi’nin denetim komisyonu 2020 yılı raporlarının görüşüldüğü nisan ayı toplantısında ortaya atılan iddialara yanıt veren İzmit Belediye Başkanı Av. Fatma Kaplan Hürriyet asılsız iddiaların asılsız olduğunu söyledi. Hürriyet konuşmasına, “Adil, eşit, şeffaf ve bu kentin parasının bu kentte kalması için ciddi çalışmalarımız oldu. Hiçbir şeyi gizlemedik. İlk defa böyle yoruma dayalı, asılsız iddiaya dayalı denetim raporunun başka bir maksatla çıkmış olduğunu görüyorum. Kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi çok önemli. İsteyen tüm arkadaşlarla bütün belgeleri paylaşmaya hazırım” diyerek başladı.
17 BİN BELGE TEK TEK İNCELENDİ
İzmit Belediyesi’nin ocak ayında oluşturulan Fikret Hocaoğlu (AK Parti) başkanlığındaki ve başkan yardımcısı Fatih Özcan (AK Parti), Engin Duymaz (MHP), Necat Çakır ve Mehmet Baştan’dan (CHP) oluşan Denetim Komisyonu’nun belge yerine yoruma dayandırdığı iddialara Hürriyet tek tek yanıt verdi. Hürriyet sözlerini şöyle sürdürdü: “ Denetim raporuyla ilgili konuşmak gerekirse 17 bin küsür belgeden bahsediyoruz. 17 bin belgenin içerisinde sadece bir tane hata gördüm. Bu hata da gözden kaçan ama kamu zararı oluşturmayan ve asla kasıt içermeyen hatta sizin döneminizde de yapılmış hatanın aynısı. Kısacası eskiden de böyle yapılıyordu diyerek dikkatten kaçan bir durum. Denetim raporu belgelerin uygunluğunu denetliyor ve onaylıyor ama diğer taraftan yoruma dayalı asılsız iddialarda bulunuyor” diyerek raporu eleştirdi.
“İFTİRA MAKSADIYLA HAZIRLANMIŞ”
Raporun belgeye dayalı değil yoruma ve iftiraya dayalı olduğunu vurgulayan belediye başkanı Hürriyet, “İzmit Belediyesinin 2020 yılı bütçesi, 5 Ekim 2019 yılında oluşturulmuş ve meclis kararıyla alınmıştır. 2020 yılında böylesine büyük ve dünyayı saran bir salgın yaşanacağından bağımsız olarak 2020 yılı bütçesi oluşturulmuştur. 2020 yılı Mart ayında tüm dünyayı olduğu gibi İzmit’i de etkileyen Covid-19 pandemisi, tahmini doğrudan temin limitimizin sadece yüzde 2 üzerine çıkmasına neden olmuştur. Pandemi döneminde sağlık, can, hizmet beklemez. Pandemi sürecinin bilinmezlikleri içerisinde doğrudan limiti aşmak açıklanabilir ve kötü niyet taşımayan bir durumdur. Ki bütün belediyeler doğrudan temin limitlerini fazlasıyla aşmış durumda.
BURADA AMAÇ HALKI KANDIRMAKTIR
Sınırı aşsak da alım yöntemlerimiz yasaldır ve her kuruşuna kadar vatandaşımız için harcanmıştır. Her harcama kalemimizin hepsi açıklanabilir ve hesap verilebilir durumdadır. Açıklayamayacağımız kesinlikle hiçbir şey yoktur. Ancak vatandaşlarımızın aklını karıştırmak için 26 milyon gibi büyük büyük rakamlar verilmiş ve halkımızın hassas değerleri incitilmeye çalışılmıştır. Buradaki amaç ve gaye halkı kandırmaktır.
STOPAJIN AYRI GÖSTERİLMESİ
BELEDİYEYİ ZARARA UĞRATMADI
2018’de yılında AKP döneminde doğrudan alımları alt alta sıraladığımızda en yüksek alım tutarı 642 bin lira. Tüm alımları incelediğimizde AKP döneminde 1 yıl içinde 642 bin liradan 50 bin liraya kadar olan alımlarda 97 ayrı firmadan mal ve hizmet alınmış. Biz ise 1 yıl içinde 672 bin liradan 50 bin liraya kadar olan alımlarımızda 147 ayrı firmadan mal ve hizmet almışız. Aradaki farkı görüyorsunuz. AKP bir yılda 97 firmadan mal ve hizmet alıyor biz ise 147 ayrı firmadan almışız. Bakıldığı zaman kentte birçok esnaftan alışveriş yaptığımız ortadadır. Durum böyle olmasına rağmen gerçekleri gizleyerek ve çarpıtarak kendi yanlışlarını bize yıkmaya çalışmalarını hayretle izliyoruz. 17 bin belgenin tek bir tanesinde hata yapıldığını ve bunun da düzeltilmesini istediğini belirten belediye başkanı Hürriyet, “Konser faturasından bahsedildi. Evet, geçmişten gelip devam eden usüller oluyor. Eksikliğini, yanlışlığını tespit ettiğimizde biz de müdahale ediyoruz. Burada hiçbir şekilde kamu zararı yoktur. Sonuçta en düşük fiyat veren firmadan hizmet alınmış. Orada tek yanlış stopajın ayrı gösterilmiş olması. Bu da usul hatası. Neden bu hata yapıldı diye araştırdığımızda aslında geçmişten gelen uygulama olduğunu gördük ve AKP döneminde 2015 yılında da aynı usul hatası yapılarak stopaj ayrı gösterilerek hizmet alındığı görülmektedir. Belgeleri de buradadır. Basit bir hata olduğu halde 10 bin gibi bir rakam söz konusu olduğu halde bunu milyonluk yanlış gibi göstermeye çalışmak AKP grubunun da acizliğidir. Başka bir şey bulamayınca bu gözden kaçan hatayı büyütmelerinin nedenini de anlıyoruz aslında.
“SİZ DE AYNI ŞEKİLDE YAPMIŞSINIZ”
Sonuçta bu hizmet o fiyata alınmış. Sadece faturada stopajı ayrı gösterilmiş. Burada ki tek hata faturada stopajın ayrı gösterilmesidir. Bunun haricinde bir sıkıntı yok. Geçmişe bakalım. Aynı firmadan sizin döneminizde de Şaban Yazıcı ve Muhammet Öztürk imzası taşıyan alımdan, organizasyondan bahsediyorum. Stopajın ayrı gösterilmesi hataysa hatadır, muhasebeyi iyi bilen arkadaşlar bilir, ben anlamam. Her iki faturada da bir kasıt veya haksız kazanç durumu söz konusu değildir. Arkadaşlarımız stopaj konusunda önceki alımları örnek almıştır fakat bundan sonra daha dikkatli olacaklardır.
HARCAMALAR TEK ELDE TOPLANDI
‘
Basın-Yayın ve Reklam harcamalarında artış’ iddiasına da açıklık getiren başkan Hürriyet, “Özellikle bütçe anlamında Basın Yayın ve reklam bütçesinin arttığı söyleniyor. Bunu kesinlikle kabul etmiyorum. Normalde basın, yayın, billboard gibi çalışmalar her müdürlüğün ayrı ayrı bütçesinden çıkıyordu. Fakat biz bütün müdürlüklerin basım, ilan ve reklam çalışmalarını basın yayın müdürlüğü altında topladık. Artık tüm müdürlüklerin basım işleri tek müdürlük altından çıkıyor. Bu sebeple de rakam yüksek gözüküyor. Onun haricinde bir durumu kabul etmiyorum” şeklinde konuştu.
TEK KALEMDE 1 MİLYONLUK TASARRUF
İddiaları reddeden İzmit Belediye Başkanı Av. Fatma Kaplan Hürriyet yanıtlarını şu ifadelerle sürdürdü; “İzmit Belediyesinin büyük çapta satın almaları ve kiralama işlemlerini pazarlık usulü ile yapması gibi bir iddiayı kesinlikle kabul etmiyoruz. İşte belgeleri burada. Bu da halkımızın algılarıyla oynamak için ortaya atılan asılsız iddialardan bir tanesidir. İzmit Belediyesi olarak 2020 yılında 17 ihale gerçekleştirdik, sadece 8’i pazarlık usulü gerçekleşmiştir. Gerisi açık ihaledir. Bu 8 pazarlım usulü ihalenin de 3’ü amatör spor kulüplerine malzeme yardımı içindir. İzmit’teki spor malzemeleri satan 3 firmanın da eşit kazanmasını istedik. Bu sebeple 3 İzmitli firmanın da kazanması ve spor kulüplerinin ihtiyacı olan malzemeleri rahat rahat alması mümkün oldu. Yani halkımızın yararına kolaylık sağlandı. Geriye kalan pazarlık usulünün 1’i akaryakıttır. İstanbul Büyükşehir Belediyesi iştiraki İstanbul Enerji’nden düşük fiyattan alım yaparak 1 milyonluk tasarruf elde ettiğimiz iştir. Sonrasın da yakıt alımlarımızda taşıt tanıma sistemine geçtik. Buradaki tek pazarlığımız nasıl daha fazla tasarruf ederiz noktasında oldu.
ESKİ DÖNEMLE KIYASLANIRSA
Geri kalan pazarlık usulü ihale ise; 71 hizmet aracının satın alım ihalesinin pandemi koşullarında uzaması sebebiyle hizmetlerin aksamaması için araç kiralamak zorunda kaldığımız içindir. Bu da geçmiş dönemde çalışılan ve araç kiralama yapan firmalardandır ve belediye herhangi bir kamu zararına uğratılmadan yapılmıştır. Sanki bütün büyük ihalelerin pazarlık usulüyle yapıldığı ibaresi yine burada çürütülmüş oldu. Denetim raporunda, sanki yandaşlarımız varmış da onlara para kazandırmışız gibi çirkin ifadeler var. İzmitli esnafa hiç kazandırmamışız, sanki birilerine haksız kazandırmada bulunmuşuz gibi ithamların, açıkladığımız belgeler karşısında iftiradan öteye gitmediği açıktır. Oysa 2020 yılında bizim dönemimizde 147 ayrı firmadan mal ve hizmet alınmış, 2018 yılında ise yani AKP kendi döneminde sadece 97 firmadan mal ve hizmet almış. Toplamda ise bizim dönemimizde 1 yıl içinde 650’den fazla ayrı firmadan mal ve hizmet almışız. 2018’de ise AKP dönem sonunda toplamda 500 firmadan mal ve hizmet almış. Aramızdaki fark gün gibi ortada.
DOĞRUDAN ALIMLARDA FİRMALARIN KURULUŞ YILLARININ SORULMASI GİBİ BİR USÜL YOKTUR
Doğrudan alımlar listesine baktığımızda en fazla sayıda fatura adedi olan firma, Kocaeli Beton firmasıdır ki bütün belediyelerin en çok alışveriş yaptığı en eski firmadır bu firma. Park bahçelerden fen işlerine kadar birçok alanda kullandığımız bir yapı taşı, beton tedariki yapılmaktadır. Kocaeli Beton’un ardından ise en fazla sayıda fatura adedi olan firma, geçmiş dönemde de İzmit Belediyesine mal satan Recep Mollarece isimli kişiye ait firmadır. Hatta bu firma AKP döneminde birden fazla ve farklı isimlerdeki firmaları ile ayrı ayrı belgelerle belediyeye mal satmıştır. Onun dışında bizim dönemimizde yeni kurulup iş alan firma sayısı 1 ya da 2 dir. Bu firmalardan alınan mal ve hizmetler ise büyük rakamlar değildir. Bir firmadan alışveriş yapmak için o firmanın eskimesini beklemek zorunda değiliz. Hukuken böyle bir şey deme şansımız da yok. Firma hangi yılda kurulmuş olursa olsun belediyeler doğrudan alımlarda firmalara kuruluş yıllarını sormaz. Böyle bir yasal zorunluluk da yoktur. Eğer bir firma kaç yılında kurulmuş olursa olsun satın alınacak ürünlere düşük fiyat veriyorsa ve iyi hizmet ile kaliteli malzeme üretiyorsa bu belediyenin menfaatinedir.
“VARSA BAŞKA İDDİA ÇÜRÜTELİM”
Ayrıca bu dönem en yüksek doğrudan alım tutarımızın toplamı 672 bin lira, 2018’de ise AKP döneminde 642 bin liraymış. Rakamlar bariz ortadadır. Ortaya atılacak başka türlü bir iddia varsa, o iddiaları da çürütmeye hazırız. Eğer yalan bir ithamla ya da iftira atarak suçlanacak olursak geçmişe dönmek zorunda kalırız. Örneğin AKP döneminde Üzmezler Kırtasiye isimli bir firma, belediyeye bir yılda 90 adet fatura kesiyor ve karşılığında toplamda belediyeye 740 bin liralık iş yapıyor. Başka bir firma doğrudan temin limitlerini çok fazla aşmış, sadece 2011, 2012 yıllarında 926 bin liralık ihale almış, 578 bin liralık doğrudan temini bulunuyor ve toplamda 30 adet faturası var. Bu firmalar da AKP eski il başkanı Şemsettin Ceyhan’ın firmaları. Ve daha böyle örnekler o kadar çok ki. Asıl milyonluk alımları AKP döneminde kendilerine yakın firmalara verenler şimdi kalkmış bize iftira atıyor. Karşılaştırmalı rakamlar ortada. Hal böyleyken de denetim raporunun farklı yollara çıkaracak, bizi asılsız iftiralarla, belegeye dayanmayan yorumlarla itham etme ifadelerini doğru bulmuyoruz. Asıl niyet açıkça bellidir. Hesabımız temiz, alnımız aktır. Hesabını veremeyeceğimiz hiçbir şey asla olamaz. Bir şey bulamayınca iftira atmak da size yakışan bir şey.”