Her yer beşik gibi sallanıyor « İzmit Pusula Gazetesi

25 Nisan 2024 - 16:56

Her yer beşik gibi sallanıyor

Her yer beşik gibi sallanıyor
Son Güncelleme :

29 Eylül 2022 - 3:17

Geçtiğimiz gün Ardahan’ın Göle ilçesinde yaşanan 5 şiddetinde depremin ardından farklı şehirlerden de sallantı haberleri geliyor. Kimi yerde 2, kimi yerde 2.5, kimi yerde daha ufak sarsıntılar meydana gelmeye devam ediyor. Ülkemizin deprem kuşağında yer almakta olan bir ülke olduğunu düşünürsek bu tür sallantılar kadar doğal olan bir durum yok elbette ama önemli olan yapısal olarak bu tür depremlere hazır mıyız?

İşte kendimize sormamız gereken asıl soru bu…

1999 Yılında Kocaeli’nin Gölcük ilçesinde yaşadığımız 7.4 şiddetinde ki depremin ardından binlerce insanımızı kaybetmemize rağmen yaptığımız binaların sağlamlığı ne durumda?

Hükümetin girişimleriyle kentlerde kentsel dönüşüme ağırlık veriliyor.

Bu noktada şimdilik kafamız rahat ama kentlerde ki kentsel dönüşümlerin tamamı gerçekleşmeden özellikle her yaşanan depremin ardından aklımıza gelen ve bir gün mutlaka olacağı bilimsel olarak da bilinen ve bilim insanları tarafından çok şiddetli olacağının garantisi verilen İstanbul depremine ne kadar hazırız?

Diğer illerimizde yaşanacak olan depremlere ne kadar hazırız?

Geçtiğimiz gün Ardahan’ın Göle ilçesinde yaşadığımız, öncesinde İzmir’de yaşadığımız ve bundan sonrada yaşamaya alışmak zorunda olduğumuz depremlere ne kadar hazırız?

Öyle temenni ediyorum ki; yaşayacak olduğumuz depremlere daha yaşanmadan acilen hazır olur ve bu depremlerde gerek can ve gerekse de mal kaybı yaşamadan atlatırız demekten ve bunu temenni etmekten başka şansımız yok.

Çünkü bana göre Türkiye gelecekte yaşayacağımız depremlere maalesef hazır değil…

Neden mi hazır değiliz?

Bakınız; ben 52 yaşında bir insanım 52 seneden bu yana Kocaeli’nin İzmit İlçesinde yaşıyorum.

1999 Marmara depremini de İzmit’te yaşadım.

O günlerin nasıl günler olduğunun, insanoğlunun o doğal afette nasıl çaresiz kaldığının, binlerce insanın binaların altında nasıl kaldığının en yakın şahidiyim.

Peki 1999 yılından bu yana İzmit’te ne değişti?

Bir kaç bina harici en ufak bir değişiklik yok.

1967 depremini, 1999 Gölcük depremini yaşamış benim yaşımdan daha büyük binalar var İzmit’te…

Olası bir deprem anında, benim yaşımdan daha büyük olan ve iki büyük deprem atlatmış olan binaların hali ne halde bir bilseniz aklınız şaşar…

Hepsini bir kenara bırakın, bu binaların içerisinde bir sürü insan halen yaşamakta…

Bu binalarda emniyet sıfırın altında…

60-70 senelik binalardan bahsediyorum…

Evet yanlış okumadınız 60-70 senelik binalar…

Yıllara meydan okumuş ama artık miadını doldurmuş binalar var İzmit’te ve Kocaeli’nde…

Kentsel dönüşüm çok yavaş ilerliyor ve zaman hızla daralıyor…

1967 depremi, 17 Ağustos 1999 hemen ardından 12 Kasım 1999 Düzce depremi…

İnternet üzerinde kısa bir gezinti yaptım.

Bu kısa gezintinin sonucunda ne öğrendim biliyor musunuz?

Bu fay hattında sürekli irili ufaklı depremler meydana geliyor ama ortalama 30 yılda bir 7 üzerinde deprem meydana geliyor.

Son yaşadığımız 7.2 büyüklüğünde ki Düzce, 7.4 büyüklüğünde ki Gölcük depremlerinin üzerinden 23 sene geçti.

Bakınız umarım ki yanılıyorumdur ama 1999 yaşanan Düzce ve Gölcük depremlerinin üzerinden 30 sene geçmesine sadece ve sadece 7 sene kaldı.

Yani uzun sözün kısası; incelediğim verilere göre 3 aşağı, 5 yukarı 7 sene gibi bir zaman sonra bu fay hattının üzerinde 7 şiddetinin üstünde bir deprem meydana gelebilir…

Hazır mıyız?

Buna bakmak lazım…

 

KALIN SAĞLICAKLA…

 

 

 

YORUM YAP